بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَهِىَ يَوْمَئِذٍ وَاهِيَةٌ ﴿١٦

Ve Semâ yarilmış o da o gün sarkmıştır.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلْمَلَكُ عَلَىٰٓ أَرْجَآئِهَاۚ وَيَحْمِلُ عَرْشَ رَبِّكَ فَوْقَهُمْ يَوْمَئِذٍ ثَمَٰنِيَةٌ ﴿١٧

Öyle ki melekler, kenarları üzerindedir ve üstlerinde o gün Rabbi’nin Arş’ını sekiz hâmil olur.

— Elmalılı Hamdi Yazır

يَوْمَئِذٍ تُعْرَضُونَ لَا تَخْفَىٰ مِنكُمْ خَافِيَةٌ ﴿١٨

O gün arz olunursunuz, öyle ki gizli bir haliniz kalmaz.

— Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَمَّا مَنْ أُوتِىَ كِتَٰبَهُۥ بِيَمِينِهِۦ فَيَقُولُ هَآؤُمُ ٱقْرَءُواْ كِتَٰبِيَهْ ﴿١٩

İşte o vakit kitabına sağıyle erdirilmiş olan kimse der ki: ha alın okuyun kitabımı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

إِنِّى ظَنَنتُ أَنِّى مُلَٰقٍ حِسَابِيَهْ ﴿٢٠

Çünkü ben sezmiştim ki ben kavuşacağım hesabıma.

— Elmalılı Hamdi Yazır

فَهُوَ فِى عِيشَةٍ رَّاضِيَةٍ ﴿٢١

Artık o, hoşnud bir hayatta.

— Elmalılı Hamdi Yazır

فِى جَنَّةٍ عَالِيَةٍ ﴿٢٢

Yüksek bir cennettedir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

قُطُوفُهَا دَانِيَةٌ ﴿٢٣

Devşirimleri yakında.

— Elmalılı Hamdi Yazır

كُلُواْ وَٱشْرَبُواْ هَنِيٓـًٔۢا بِمَآ أَسْلَفْتُمْ فِى ٱلْأَيَّامِ ٱلْخَالِيَةِ ﴿٢٤

Yeyin için afiyet olsun, takdim ettiklerinize mukabil geçmiş günlerde.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَمَّا مَنْ أُوتِىَ كِتَٰبَهُۥ بِشِمَالِهِۦ فَيَقُولُ يَٰلَيْتَنِى لَمْ أُوتَ كِتَٰبِيَهْ ﴿٢٥

Amma kitabına soliyle erdirilmiş olan da der ki: eyvah keşke erdirilmese idim kitabıma.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَمْ أَدْرِ مَا حِسَابِيَهْ ﴿٢٦

Ve vâkıf olmasa idim ne imiş? Hesabıma.

— Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR