بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ ٨٨

Amma o mukarrebînden ise artık.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Eğer o kişi gözdelerden ise;

– İbni Kesir

(88-89) Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.

– Diyanet İşleri

Şimdi, (ölene gelince) eğer o, mukarreblerden ise,

– Hasan Basri Çantay

Eğer ölmek üzere olan kişi Allah'a yakın olanlardan ise;

– Seyyid Kutub

فَرَوۡحٞ وَرَيۡحَانٞ وَجَنَّتُ نَعِيمٖ ٨٩

Bir revh-u reyhan ve bir cenneti ne'îm.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Rahatlık, güzel rızık ve Naim cenneti.

– İbni Kesir

(88-89) Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.

– Diyanet İşleri

artık rahatlık, güzel rızık ve Naıym cenneti (onundur).

– Hasan Basri Çantay

Esenlik, hoş kokulu çiçekler ve bol nimetli cennet onu bekliyor

– Seyyid Kutub

وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلۡيَمِينِ ٩٠

Ve amma Ashab-ı yemîn’den ise.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şayet sağcılardan ise;

– İbni Kesir

(90-91) Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, “Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!” denir.

– Diyanet İşleri

Eğer sağcılardan ise,

– Hasan Basri Çantay

Eğer adam defteri sağdan verileceklerden ise,

– Seyyid Kutub

فَسَلَٰمٞ لَّكَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلۡيَمِينِ ٩١

Artık selâm sana Ashab-ı yemîn’den.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Selem sana sağcılardan.

– İbni Kesir

(90-91) Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, “Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!” denir.

– Diyanet İşleri

Artık sağcılardan selâm sana!

– Hasan Basri Çantay

Defterlerini sağdan alacak olan arkadaşlarının selâmı var sana.

– Seyyid Kutub

وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلۡمُكَذِّبِينَ ٱلضَّآلِّينَ ٩٢

Ve amma o tekzib eden.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Eğer sapık yalanlayıcılardan ise;

– İbni Kesir

(92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.

– Diyanet İşleri

Amma eğer tekzîbcilerden, sapıklardansa,

– Hasan Basri Çantay

Eğer adam sapık bir inkarcı ise,

– Seyyid Kutub

فَنُزُلٞ مِّنۡ حَمِيمٖ ٩٣

Sapgınlardan ise her halde konukluğu hamîm.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet,

– İbni Kesir

(92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.

– Diyanet İşleri

işte (ona da) kaynar sudan bir ziyafet!

– Hasan Basri Çantay

O kaynar su sunularak ağırlanır.

– Seyyid Kutub

وَتَصۡلِيَةُ جَحِيمٍ ٩٤

Ve yaslanacağı Cahîmdir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ve cehenneme atılış.

– İbni Kesir

Bir de cehenneme atılma vardır.

– Diyanet İşleri

ve cehenneme bir atılış.

– Hasan Basri Çantay

Ve cehenneme atılır.

– Seyyid Kutub

إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ حَقُّ ٱلۡيَقِينِ ٩٥

İşte budur hakikat hakk’ul-yakîn.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şüphesiz ki bu; kesin gerçeğin kendisidir.

– İbni Kesir

Şüphesiz bu, kesin gerçektir.

– Diyanet İşleri

Şübhesiz ki bu elbette kat'î bilgi (veren) hakıykatın ta kendisidir.

– Hasan Basri Çantay

Bu kesin gerçektir.

– Seyyid Kutub

فَسَبِّحۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلۡعَظِيمِ ٩٦

Hayti tesbih et Rabbi’ne azîm ismiyle.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Öyleyse Rabbını büyük adıyla tesbih et.

– İbni Kesir

Öyleyse yüce Rabbinin adını tesbih et.

– Diyanet İşleri

Haydi Rabbini o büyük adiyle tesbih (ve tenzîh) et.

– Hasan Basri Çantay

Öyleyse yüce Rabbinin adını noksanlıklardan tenzih et.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu