بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فِيهِمَا عَيۡنَانِ نَضَّاخَتَانِ ٦٦

Bunlar da püsküren çifte şadravan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٦٧

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

فِيهِمَا فَٰكِهَةٞ وَنَخۡلٞ وَرُمَّانٞ ٦٨

Bunlarda bir meyve, bir başka hurma, bir başka rumman.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٦٩

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

فِيهِنَّ خَيۡرَٰتٌ حِسَانٞ ٧٠

İçlerinde dilber, hayırlı hûbân.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٧١

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

حُورٞ مَّقۡصُورَٰتٞ فِي ٱلۡخِيَامِ ٧٢

Cibinliklerde mestur, mahsus hûriyan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٧٣

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَمۡ يَطۡمِثۡهُنَّ إِنسٞ قَبۡلَهُمۡ وَلَا جَآنّٞ ٧٤

Dokunmamıştır onlara onlardan evvel İns-ü Cann.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٧٥

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ رَفۡرَفٍ خُضۡرٖ وَعَبۡقَرِيٍّ حِسَانٖ ٧٦

Kurulmuşlar yeşil refref ve güzel abkarîler üzere şadan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu