بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٤٧

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

O halde Rabbinizin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

ذَوَاتَآ أَفۡنَانٖ ٤٨

Var her birinde envaı bostan, envaı eğsan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Her ikisi çeşit çeşit ağaçlarla doludur.

– İbni Kesir

İki cennet de (ağaçlar, meyveler, rengârenk bitkiler gibi) çeşit çeşit güzelliklerle bezenmiştir.

– Diyanet İşleri

(Bu cennetler) çeşid çeşid ağaçlar (la doludur).

– Hasan Basri Çantay

Bu cennet konutlarının bahçeleri sık dallı ağaçlarla kaplıdır.

– Seyyid Kutub

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٤٩

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

فِيهِمَا عَيۡنَانِ تَجۡرِيَانِ ٥٠

Onlarda iki kaynak olur revan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır.

– İbni Kesir

İçlerinde akan iki pınar vardır.

– Diyanet İşleri

Bu iki (cennet) de akar iki kaynak vardır.

– Hasan Basri Çantay

Bu iki konutta birer pınar akmaktadır.

– Seyyid Kutub

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٥١

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

فِيهِمَا مِن كُلِّ فَٰكِهَةٖ زَوۡجَانِ ٥٢

Onlarda her meyvadan çifte çifte hân.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İkisinde de her tür meyveden çift çift vardır.

– İbni Kesir

İkisinde de her meyveden çift çift vardır.

– Diyanet İşleri

Bu iki (cennet) de her meyveden çifte çifte (nevi) ler vardır.

– Hasan Basri Çantay

Bu konutların bahçelerindeki ağaçlarda her meyvanın iki çeşidi vardır.

– Seyyid Kutub

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٥٣

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yaları sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

مُتَّكِـِٔينَ عَلَىٰ فُرُشِۭ بَطَآئِنُهَا مِنۡ إِسۡتَبۡرَقٖۚ وَجَنَى ٱلۡجَنَّتَيۡنِ دَانٖ ٥٤

Dayanmışlar öyle mefruşata kim astarları istebraktan. Her iki cennetin derimi de yakından.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Hepsi de örtüleri atlastan döşemelere yaslanırlar. İki cennetin meyvelerini de kolayca toplarlar.

– İbni Kesir

Onlar astarları kalın ipekten olan döşeklere yaslanırlar. Bu iki cennetin meyveleri (zahmetsizce alınacak kadar) yakındır.

– Diyanet İşleri

Hepsi de, astarları atlasdan olan döşemelere yaslanarak (nimetlenirler). Her iki cennetden devşirilen meyve (ler, ehl-i cennete) yakındır.

– Hasan Basri Çantay

Bu konutlarda ağırlananlar astarları yaldızlı atlastan minderlere yaslanırlar. Her iki konutun bahçelerindeki ağaçların meyvaları yere yakındır, kolayca devşirilebilirler.

– Seyyid Kutub

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٥٥

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltâfına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

فِيهِنَّ قَٰصِرَٰتُ ٱلطَّرۡفِ لَمۡ يَطۡمِثۡهُنَّ إِنسٞ قَبۡلَهُمۡ وَلَا جَآنّٞ ٥٦

O cennetlerde öyle kasırat’üt-tarf dilberler, ki dokunmamıştır onlara onlardan evvel İns-ü Cânn.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Oralarda bakışlarını yalnız eşlerine çevirmişler vardır ki, daha önce kendilerine ne bir insan, ne de bir cinn dokunmuştur.

– İbni Kesir

Oralarda bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş dilberler vardır. Onlara eşlerinden önce ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur.

– Diyanet İşleri

Oralarda gözünü yalınız zevcelerine hasretmiş (öyle dilber) ler vardır ki bunlardan evvel ne bir insan, ne bir cin asla kendilerine dokunmamışdır.

– Hasan Basri Çantay

Bu konutlarda gözleri erkeklerinden başkasını görmeyen, daha önce ne insan ve ne de cin kökenli bir erkeğin, el değdirmediği eşler vardır.

– Seyyid Kutub

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٥٧

Şimdi Rabbiniz’in hangi eltafına dersiniz yalan?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Şu halde Rabbınızın hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz?

– İbni Kesir

O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

Şimdi Rabbinizin hangi ni'metlerini yalan sayabilirsiniz?

– Hasan Basri Çantay

Peki, Rabbinizin hangi nimetini yalanlıyorsunuz?

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu