بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلْمُؤْتَفِكَةَ أَهْوَىٰ ٥٣

(53-54) O, “Mu’tefike”yi de kaldırıp yere çarpmış ve onlara örttüğü azap örtüsünü örtmüştür.

– Diyanet İşleri

فَغَشَّىٰهَا مَا غَشَّىٰ ٥٤

(53-54) O, “Mu’tefike”yi de kaldırıp yere çarpmış ve onlara örttüğü azap örtüsünü örtmüştür.

– Diyanet İşleri

فَبِأَىِّ ءَالَآءِ رَبِّكَ تَتَمَارَىٰ ٥٥

O hâlde Rabbi’nin nimetlerinin hangisinden şüphe ediyorsun (ey insan!).

– Diyanet İşleri

هَٰذَا نَذِيرٌ مِّنَ ٱلنُّذُرِ ٱلْأُولَىٰٓ ٥٦

Bu da önceki uyarıcılardan bir uyarıcıdır.

– Diyanet İşleri

أَزِفَتِ ٱلْءَازِفَةُ ٥٧

Yaklaşmakta olan (Kıyamet iyice) yaklaştı.

– Diyanet İşleri

لَيْسَ لَهَا مِن دُونِ ٱللَّهِ كَاشِفَةٌ ٥٨

Onu Allah’tan başka açacak kimse yoktur.

– Diyanet İşleri

أَفَمِنْ هَٰذَا ٱلْحَدِيثِ تَعْجَبُونَ ٥٩

(59-61) Şimdi siz gaflet içinde eğlenerek bu söze mi (Kur’an’a mı) şaşıyorsunuz, gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

وَتَضْحَكُونَ وَلَا تَبْكُونَ ٦٠

(59-61) Şimdi siz gaflet içinde eğlenerek bu söze mi (Kur’an’a mı) şaşıyorsunuz, gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

وَأَنتُمْ سَٰمِدُونَ ٦١

(59-61) Şimdi siz gaflet içinde eğlenerek bu söze mi (Kur’an’a mı) şaşıyorsunuz, gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

– Diyanet İşleri

فَٱسْجُدُواْ لِلَّهِ وَٱعْبُدُواْ۩ ٦٢

Haydi Allah’a secde edin ve O’na kulluk edin.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu