بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَمْ لَمْ يُنَبَّأْ بِمَا فِى صُحُفِ مُوسَىٰ ٣٦

(36-37) Yoksa, Mûsâ’nın ve Allah’ın emirlerini bütünüyle yerine getiren İbrahim’in sahifelerindeki şu hakikatler kendisine haber verilmedi mi?

– Diyanet İşleri

وَإِبْرَٰهِيمَ ٱلَّذِى وَفَّىٰٓ ٣٧

(36-37) Yoksa, Mûsâ’nın ve Allah’ın emirlerini bütünüyle yerine getiren İbrahim’in sahifelerindeki şu hakikatler kendisine haber verilmedi mi?

– Diyanet İşleri

أَلَّا تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَىٰ ٣٨

Hiçbir günahkâr, başkasının günah yükünü yüklenmez.

– Diyanet İşleri

وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَٰنِ إِلَّا مَا سَعَىٰ ٣٩

İnsan için ancak çalıştığı vardır.

– Diyanet İşleri

وَأَنَّ سَعْيَهُۥ سَوْفَ يُرَىٰ ٤٠

Şüphesiz onun çalışması ileride görülecektir.

– Diyanet İşleri

ثُمَّ يُجْزَىٰهُ ٱلْجَزَآءَ ٱلْأَوْفَىٰ ٤١

Sonra çalışmasının karşılığı kendisine tastamam verilecektir.

– Diyanet İşleri

وَأَنَّ إِلَىٰ رَبِّكَ ٱلْمُنتَهَىٰ ٤٢

Şüphesiz en son varış Rabbinedir.

– Diyanet İşleri

وَأَنَّهُۥ هُوَ أَضْحَكَ وَأَبْكَىٰ ٤٣

Şüphesiz O, güldürür ve ağlatır.

– Diyanet İşleri

وَأَنَّهُۥ هُوَ أَمَاتَ وَأَحْيَا ٤٤

Şüphesiz O, öldürür ve diriltir.

– Diyanet İşleri

وَأَنَّهُۥ خَلَقَ ٱلزَّوْجَيْنِ ٱلذَّكَرَ وَٱلْأُنثَىٰ ٤٥

(45-46) Şüphesiz O, iki eşi, erkeği ve dişiyi, (rahme) atıldığında az bir sudan (meniden) yaratmıştır.

– Diyanet İşleri

مِن نُّطْفَةٍ إِذَا تُمْنَىٰ ٤٦

(45-46) Şüphesiz O, iki eşi, erkeği ve dişiyi, (rahme) atıldığında az bir sudan (meniden) yaratmıştır.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu