بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِلَّا مَن رَّحِمَ ٱللَّهُۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ٤٢

Yalnız Allah'ın merhamet ettiği bunun dışındadır. Şüphesiz Allah, üstündür, esirgeyendir.

– Seyyid Kutub

إِنَّ شَجَرَتَ ٱلزَّقُّومِ ٤٣

Zakkum ağacı.

– Seyyid Kutub

طَعَامُ ٱلْأَثِيمِ ٤٤

Günahkarların yemeğidir.

– Seyyid Kutub

كَٱلْمُهْلِ يَغْلِى فِى ٱلْبُطُونِ ٤٥

Tıpkı erimiş madenler gibi karınlarında kaynar.

– Seyyid Kutub

كَغَلْىِ ٱلْحَمِيمِ ٤٦

Sıcak suyun kaynaması gibi.

– Seyyid Kutub

خُذُوهُ فَٱعْتِلُوهُ إِلَىٰ سَوَآءِ ٱلْجَحِيمِ ٤٧

Tutun onu, cehennemin ortasına sürükleyin.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ صُبُّواْ فَوْقَ رَأْسِهِۦ مِنْ عَذَابِ ٱلْحَمِيمِ ٤٨

Sonra başının üzerine kaynar su azabından dökün.

– Seyyid Kutub

ذُقْ إِنَّكَ أَنتَ ٱلْعَزِيزُ ٱلْكَرِيمُ ٤٩

Tad bakalım, hani şerefli olan, üstün olan yalnız sendin?

– Seyyid Kutub

إِنَّ هَٰذَا مَا كُنتُم بِهِۦ تَمْتَرُونَ ٥٠

İşte o kuşkulanıp durduğunuz şey budur!

– Seyyid Kutub

إِنَّ ٱلْمُتَّقِينَ فِى مَقَامٍ أَمِينٍ ٥١

Müttakiler ise güvenli bir makamdadır.

– Seyyid Kutub

فِى جَنَّٰتٍ وَعُيُونٍ ٥٢

Bahçelerde ve çeşme başlarında.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu