بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

لَأَمْلَأَنَّ جَهَنَّمَ مِنكَ وَمِمَّن تَبِعَكَ مِنْهُمْ أَجْمَعِينَ ﴿٨٥

“Andolsun, cehennemi seninle ve onlardan sana uyanların hepsiyle dolduracağım.”

— Diyanet İşleri

قُلْ مَآ أَسْـَٔلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ وَمَآ أَنَاْ مِنَ ٱلْمُتَكَلِّفِينَ ﴿٨٦

(Ey Muhammed!) De ki: “Bundan (tebliğ görevinden) dolayı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Ben kendiliğinden yükümlülük altına girenlerden değilim.”

— Diyanet İşleri

إِنْ هُوَ إِلَّا ذِكْرٌ لِّلْعَٰلَمِينَ ﴿٨٧

“Bu Kur’an, âlemler için ancak bir öğüttür.”

— Diyanet İşleri

وَلَتَعْلَمُنَّ نَبَأَهُۥ بَعْدَ حِينٍۭ ﴿٨٨

“Onun haberlerinin doğruluğunu bir süre sonra mutlaka öğreneceksiniz.”

— Diyanet İşleri

AYARLAR