بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱذۡكُرۡ عِبَٰدَنَآ إِبۡرَٰهِيمَ وَإِسۡحَٰقَ وَيَعۡقُوبَ أُوْلِي ٱلۡأَيۡدِي وَٱلۡأَبۡصَٰرِ ٤٥

Kuvvetli ve basiretli kullarımız; İbrahim, İshak ve Ya'kub'u da hatırla.

– İbni Kesir

إِنَّآ أَخۡلَصۡنَٰهُم بِخَالِصَةٖ ذِكۡرَى ٱلدَّارِ ٤٦

Doğrusu Biz, onları ahiret yurdunu samimiyetle düşünen kimseler kıldık.

– İbni Kesir

وَإِنَّهُمۡ عِندَنَا لَمِنَ ٱلۡمُصۡطَفَيۡنَ ٱلۡأَخۡيَارِ ٤٧

Ve gerçekten onlar, katımızda seçkinlerden ve hayırlılardandı.

– İbni Kesir

وَٱذۡكُرۡ إِسۡمَٰعِيلَ وَٱلۡيَسَعَ وَذَا ٱلۡكِفۡلِۖ وَكُلّٞ مِّنَ ٱلۡأَخۡيَارِ ٤٨

İsmail'i, El-Yesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla. Hepsi de iyilerdendir.

– İbni Kesir

هَٰذَا ذِكۡرٞۚ وَإِنَّ لِلۡمُتَّقِينَ لَحُسۡنَ مَـَٔابٖ ٤٩

Bu bir zikirdir. Ve muhakkak ki muttakiler için güzel bir sonuç vardır.

– İbni Kesir

جَنَّٰتِ عَدۡنٖ مُّفَتَّحَةٗ لَّهُمُ ٱلۡأَبۡوَٰبُ ٥٠

Kapıları kendilerine açılmış Adn cennetleri.

– İbni Kesir

مُتَّكِـِٔينَ فِيهَا يَدۡعُونَ فِيهَا بِفَٰكِهَةٖ كَثِيرَةٖ وَشَرَابٖ ٥١

Orada tahtlara yaslanmış olarak birçok meyveler ve içecekler isterler.

– İbni Kesir

۞ وَعِندَهُمۡ قَٰصِرَٰتُ ٱلطَّرۡفِ أَتۡرَابٌ ٥٢

Yanlarında gözlerini yalnız eşlerine dikmiş aynı yaştan güzeller vardır.

– İbni Kesir

هَٰذَا مَا تُوعَدُونَ لِيَوۡمِ ٱلۡحِسَابِ ٥٣

İşte hesab günü için size vaadolunan budur.

– İbni Kesir

إِنَّ هَٰذَا لَرِزۡقُنَا مَا لَهُۥ مِن نَّفَادٍ ٥٤

Doğrusu bu, Bizim rızkımızdır, onun için bitip tükenme yoktur.

– İbni Kesir

هَٰذَاۚ وَإِنَّ لِلطَّٰغِينَ لَشَرَّ مَـَٔابٖ ٥٥

Bu böyle. Azgınlar için de sonucun en kötüsü vardır.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu