بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

مَا لَكُمۡ لَا تَنطِقُونَ ٩٢

Neyiniz var söylemiyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَرَاغَ عَلَيۡهِمۡ ضَرۡبَۢا بِٱلۡيَمِينِ ٩٣

Diyerek bir takrib ile onlara kuvvetli bir darbe indirdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَقۡبَلُوٓاْ إِلَيۡهِ يَزِفُّونَ ٩٤

Bunun üzerine birbirlerine girerek ona yöneldiler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ أَتَعۡبُدُونَ مَا تَنۡحِتُونَ ٩٥

A, dedi siz kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱللَّهُ خَلَقَكُمۡ وَمَا تَعۡمَلُونَ ٩٦

Halbuki sizi ve yaptıklarınızı Allah yarattı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالُواْ ٱبۡنُواْ لَهُۥ بُنۡيَٰنٗا فَأَلۡقُوهُ فِي ٱلۡجَحِيمِ ٩٧

Haydin dediler, bunun için bir bina yapın ve bunu ateşe atın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَرَادُواْ بِهِۦ كَيۡدٗا فَجَعَلۡنَٰهُمُ ٱلۡأَسۡفَلِينَ ٩٨

Böyle ona bir tuzak kurmak istediler, biz de tuttuk kendilerini daha alçak düşürdük.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَقَالَ إِنِّي ذَاهِبٌ إِلَىٰ رَبِّي سَيَهۡدِينِ ٩٩

Bir de dedi ki: ben Rabb’ime gidiyorum, o bana yolunu gösterir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَبِّ هَبۡ لِي مِنَ ٱلصَّٰلِحِينَ ١٠٠

Rabbim! Bana salihînden ihsan buyur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبَشَّرۡنَٰهُ بِغُلَٰمٍ حَلِيمٖ ١٠١

Biz de ona uslu bir oğul müjdeledik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَمَّا بَلَغَ مَعَهُ ٱلسَّعۡيَ قَالَ يَٰبُنَيَّ إِنِّيٓ أَرَىٰ فِي ٱلۡمَنَامِ أَنِّيٓ أَذۡبَحُكَ فَٱنظُرۡ مَاذَا تَرَىٰۚ قَالَ يَٰٓأَبَتِ ٱفۡعَلۡ مَا تُؤۡمَرُۖ سَتَجِدُنِيٓ إِن شَآءَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلصَّٰبِرِينَ ١٠٢

Vakta ki yanında koşmak çağına erdi, ey yavrum! dedi ben menamda görüyorum ki ben seni boğazlıyorum, artık bak ne görüyorsun! ey babacığım dedi: ne emrolunuyorsan yap! beni inşaallah sabirînden bulacaksın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu