بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَمَا ظَنُّكُم بِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٨٧

Alemlerin Rabbı hakkındaki zannınız nedir?

– İbni Kesir

فَنَظَرَ نَظۡرَةٗ فِي ٱلنُّجُومِ ٨٨

Derken yıldızlara bir göz atarak baktı.

– İbni Kesir

فَقَالَ إِنِّي سَقِيمٞ ٨٩

Doğrusu ben, rahatsızım, dedi.

– İbni Kesir

فَتَوَلَّوۡاْ عَنۡهُ مُدۡبِرِينَ ٩٠

Bunun üzerine arkalarını dönüp uzaklaştılar.

– İbni Kesir

فَرَاغَ إِلَىٰٓ ءَالِهَتِهِمۡ فَقَالَ أَلَا تَأۡكُلُونَ ٩١

O da, tanrılarına yönelip dedi ki: Yemiyor musunuz?

– İbni Kesir

مَا لَكُمۡ لَا تَنطِقُونَ ٩٢

Ne o, konuşmuyor musunuz?

– İbni Kesir

فَرَاغَ عَلَيۡهِمۡ ضَرۡبَۢا بِٱلۡيَمِينِ ٩٣

Nihayet üzerlerine yürüyüp sağıyla vurdu.

– İbni Kesir

فَأَقۡبَلُوٓاْ إِلَيۡهِ يَزِفُّونَ ٩٤

Bunun üzerine koşarak ona geldiler.

– İbni Kesir

قَالَ أَتَعۡبُدُونَ مَا تَنۡحِتُونَ ٩٥

Dedi ki: Yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?

– İbni Kesir

وَٱللَّهُ خَلَقَكُمۡ وَمَا تَعۡمَلُونَ ٩٦

Halbuki sizi de, yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır.

– İbni Kesir

قَالُواْ ٱبۡنُواْ لَهُۥ بُنۡيَٰنٗا فَأَلۡقُوهُ فِي ٱلۡجَحِيمِ ٩٧

Haydin; dediler, onun için bir bina yapın da onu alevli ateşe atın.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu