بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَهَدَيۡنَٰهُمَا ٱلصِّرَٰطَ ٱلۡمُسۡتَقِيمَ ١١٨

Ve onları doğru yola hidayet etmiştik.

– İbni Kesir

وَتَرَكۡنَا عَلَيۡهِمَا فِي ٱلۡأٓخِرِينَ ١١٩

Sonrakiler arasında; ikisini de bıraktık.

– İbni Kesir

سَلَٰمٌ عَلَىٰ مُوسَىٰ وَهَٰرُونَ ١٢٠

Musa ve Harun'a selam olsun.

– İbni Kesir

إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجۡزِي ٱلۡمُحۡسِنِينَ ١٢١

Muhakkak ki Biz, ihsan edenleri böyle mükafatlandırırız.

– İbni Kesir

إِنَّهُمَا مِنۡ عِبَادِنَا ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ١٢٢

Doğrusu o ikisi de, mü'min kullarımızdandı.

– İbni Kesir

وَإِنَّ إِلۡيَاسَ لَمِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ١٢٣

Muhakkak ki İlyas da peygamberlerdendi.

– İbni Kesir

إِذۡ قَالَ لِقَوۡمِهِۦٓ أَلَا تَتَّقُونَ ١٢٤

Hani kavmine demişti ki: Siz, hiç korkmaz mısınız?

– İbni Kesir

أَتَدۡعُونَ بَعۡلٗا وَتَذَرُونَ أَحۡسَنَ ٱلۡخَٰلِقِينَ ١٢٥

Yaratıcıların en güzelini bırakıp da Ba'l'e mi taparsınız?

– İbni Kesir

ٱللَّهَ رَبَّكُمۡ وَرَبَّ ءَابَآئِكُمُ ٱلۡأَوَّلِينَ ١٢٦

Sizin de Rabbınız, önceki babalarınızın da Rabbı olan Allah'ı.

– İbni Kesir

فَكَذَّبُوهُ فَإِنَّهُمۡ لَمُحۡضَرُونَ ١٢٧

Fakat bunlar, onu yalanlamışlardı. Muhakkak ki onlar da cehenneme götürüleceklerdir.

– İbni Kesir

إِلَّا عِبَادَ ٱللَّهِ ٱلۡمُخۡلَصِينَ ١٢٨

Yalnız Allah'ın ihlasa erdirilmiş kulları müstesna.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu