بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

فَلَمَّا جَآءَتْهُمْ ءَايَٰتُنَا مُبْصِرَةً قَالُواْ هَٰذَا سِحْرٌ مُّبِينٌ ﴿١٣

Bu suretle âyetlerimiz hakıkati gözlerine sokarak vardığı vakit onlara bu apaçık bir sihir dediler.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ayetlerimiz böyle vazıh olarak onlara gelince; bu, apaçık bir büyüdür, dediler.

— İbni Kesir

Nitekim âyetlerimiz kendilerine gerçeği gösterecek biçimde gelince, “Bu apaçık bir sihirdir” dediler.

— Diyanet İşleri

Vaktaki âyetlerimiz böyle parlak (ve vazıh) olarak onlara geldi, «Bu, apaçık bir büyüdür» dediler.

— Hasan Basri Çantay

Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince «Bu apaçık bir büyüdür» dediler.

— Seyyid Kutub

AYARLAR