بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

قَالُواْ لَا ضَيۡرَۖ إِنَّآ إِلَىٰ رَبِّنَا مُنقَلِبُونَ ٥٠

Dediler: «(Bunda) bize hiçbir zarar yok. Biz şübhesiz ki Rabbimize dönücüleriz».

– Hasan Basri Çantay

إِنَّا نَطۡمَعُ أَن يَغۡفِرَ لَنَا رَبُّنَا خَطَٰيَٰنَآ أَن كُنَّآ أَوَّلَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ٥١

«Herhalde biz îman edenlerin ilki olduğumuz için Rabbimizin bizim günâhlarımızı yarlığayacağını umarız».

– Hasan Basri Çantay

۞ وَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنۡ أَسۡرِ بِعِبَادِيٓ إِنَّكُم مُّتَّبَعُونَ ٥٢

Muusâya: «Kullarımı gece yola çıkar. Çünkü ta'kîb edileceksiniz» diye vahyetdik.

– Hasan Basri Çantay

فَأَرۡسَلَ فِرۡعَوۡنُ فِي ٱلۡمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ ٥٣

Fir'avn da şehirlere toplayıcılar gönderdi.

– Hasan Basri Çantay

إِنَّ هَٰٓؤُلَآءِ لَشِرۡذِمَةٞ قَلِيلُونَ ٥٤

«Şübhesiz ki bunlar (Isrâîl oğulları) azar azar birer cemâatdir».

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّهُمۡ لَنَا لَغَآئِظُونَ ٥٥

«(Böyle iken) onlar mutlakaa bizi darıltıcıdırlar».

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّا لَجَمِيعٌ حَٰذِرُونَ ٥٦

«Biz ise elbet uyanık bir cemâatiz».

– Hasan Basri Çantay

فَأَخۡرَجۡنَٰهُم مِّن جَنَّٰتٖ وَعُيُونٖ ٥٧

(57-58) Bu suretle onları bostanlardan, akar sulardan, hazînelerden ve şerefli makam (lar) dan çıkardık.

– Hasan Basri Çantay

وَكُنُوزٖ وَمَقَامٖ كَرِيمٖ ٥٨

(57-58) Bu suretle onları bostanlardan, akar sulardan, hazînelerden ve şerefli makam (lar) dan çıkardık.

– Hasan Basri Çantay

كَذَٰلِكَۖ وَأَوۡرَثۡنَٰهَا بَنِيٓ إِسۡرَٰٓءِيلَ ٥٩

İşte (çıkarışımız) böyle oldu ve onlara İsrâîl oğullarını mîrascı kıldık.

– Hasan Basri Çantay

فَأَتۡبَعُوهُم مُّشۡرِقِينَ ٦٠

Derken (Fir'avncular) güneş doğarken onların arkalarına düşdüler.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu