بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَتَأۡتُونَ ٱلذُّكۡرَانَ مِنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ ١٦٥

İnsanlar arasında erkeklere mi yaklaşıyorsunuz?

– İbni Kesir

وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمۡ رَبُّكُم مِّنۡ أَزۡوَٰجِكُمۚ بَلۡ أَنتُمۡ قَوۡمٌ عَادُونَ ١٦٦

Ve Rabbınızın sizin için yarattığı eşleri bırakıyor musunuz? Hayır, siz azmış bir kavimsiniz.

– İbni Kesir

قَالُواْ لَئِن لَّمۡ تَنتَهِ يَٰلُوطُ لَتَكُونَنَّ مِنَ ٱلۡمُخۡرَجِينَ ١٦٧

Dediler ki: Ey Lut, buna son vermezsen sen, elbette çıkarılanlardan olursun.

– İbni Kesir

قَالَ إِنِّي لِعَمَلِكُم مِّنَ ٱلۡقَالِينَ ١٦٨

Dedi ki: Doğrusu ben, sizin işlediğinize kızanlardanım.

– İbni Kesir

رَبِّ نَجِّنِي وَأَهۡلِي مِمَّا يَعۡمَلُونَ ١٦٩

Rabbım, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar.

– İbni Kesir

فَنَجَّيۡنَٰهُ وَأَهۡلَهُۥٓ أَجۡمَعِينَ ١٧٠

Bunun üzerine onu ve ailesini topluca kurtardık.

– İbni Kesir

إِلَّا عَجُوزٗا فِي ٱلۡغَٰبِرِينَ ١٧١

Sadece yaşlı bir kadın geride kalanlardan oldu.

– İbni Kesir

ثُمَّ دَمَّرۡنَا ٱلۡأٓخَرِينَ ١٧٢

Sonra diğerlerini yerle bir ettik.

– İbni Kesir

وَأَمۡطَرۡنَا عَلَيۡهِم مَّطَرٗاۖ فَسَآءَ مَطَرُ ٱلۡمُنذَرِينَ ١٧٣

Üzerlerine de bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür.

– İbni Kesir

إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ ١٧٤

Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü'minler olmadı.

– İbni Kesir

وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ١٧٥

Muhakkak ki Rabbın, elbette O; Aziz'dir, Rahim'dir.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu