بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَلَوۡ أَنَّ لَنَا كَرَّةٗ فَنَكُونَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ١٠٢

«Bizim için hakıykaten bir geri dönüş olsaydı da biz de mü'minlerden olsaydık».

– Hasan Basri Çantay

إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ ١٠٣

Şübhesiz ki bunda mutlak bir ibret vardır. (Fakat) onların çoğu îman ediciler değildir.

– Hasan Basri Çantay

وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ١٠٤

Senin Rabbin, muhakkak ki O, mutlak gaalibdir, çok esirgeyicidir.

– Hasan Basri Çantay

كَذَّبَتۡ قَوۡمُ نُوحٍ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ١٠٥

Nuuh kavmi gönderilen (peygamber) leri tekzîb etdi.

– Hasan Basri Çantay

إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ نُوحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ١٠٦

Hani biraderleri Nuuh onlara: «(Allahdan) korkmaz mısınız?» demişdi,

– Hasan Basri Çantay

إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ ١٠٧

«Şübhesiz ben size gönderilmiş emîn bir peygamberim».

– Hasan Basri Çantay

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١٠٨

«Artık Allahdan korkun ve bana itaat edin».

– Hasan Basri Çantay

وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ١٠٩

«Ben buna karşı sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükâfatım aalemlerin Rabbinden başkasına aaid değildir».

– Hasan Basri Çantay

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١١٠

«O halde Allahdan korkun ve bana îtâat edin».

– Hasan Basri Çantay

۞ قَالُوٓاْ أَنُؤۡمِنُ لَكَ وَٱتَّبَعَكَ ٱلۡأَرۡذَلُونَ ١١١

Dediler ki: «Arkana hep bayağı kimseler düşmüşken biz sana îman eder miyiz»?

– Hasan Basri Çantay

قَالَ وَمَا عِلۡمِي بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ ١١٢

(Nuuh): «Benim onların neler yapmakda olduklarına bilgim yokdur» dedi.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu