بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَيَعۡبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَنفَعُهُمۡ وَلَا يَضُرُّهُمۡۗ وَكَانَ ٱلۡكَافِرُ عَلَىٰ رَبِّهِۦ ظَهِيرٗا ٥٥

Böyle iken Allah’ı bırakıp da kendilerine ne menfeat ne zarar edemiyecek şeylere tapıyorlar ve kâfir o Rabbi’nin aleyhine zahîr oluyor.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَآ أَرۡسَلۡنَٰكَ إِلَّا مُبَشِّرٗا وَنَذِيرٗا ٥٦

Halbuki seni mahzâ bir mübeşşir ve nezîr olarak gönderdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلۡ مَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍ إِلَّا مَن شَآءَ أَن يَتَّخِذَ إِلَىٰ رَبِّهِۦ سَبِيلٗا ٥٧

«Ben buna karşı sizden bir ecir değil, ancak Rabb’ine bir yol tutmak isteyen kimseler istiyorum» de.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱلۡحَيِّ ٱلَّذِي لَا يَمُوتُ وَسَبِّحۡ بِحَمۡدِهِۦۚ وَكَفَىٰ بِهِۦ بِذُنُوبِ عِبَادِهِۦ خَبِيرًا ٥٨

Ve o hayyi lâ yemuta tevekkül (ve itimad) kıl da ona hamd ile tesbih eyle, kullarının günahlarına onun habîr olması yeter.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٖ ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰ عَلَى ٱلۡعَرۡشِۖ ٱلرَّحۡمَٰنُ فَسۡـَٔلۡ بِهِۦ خَبِيرٗا ٥٩

O hayyi lâ yemut ki gökleri ve yeri ve aralarındakileri altı günde yarattı ve sonra Arş’ın üzerine istivâ buyurdu o rahmân, haydi ne dileyeceksen o Habîr’den dile.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱسۡجُدُواْۤ لِلرَّحۡمَٰنِ قَالُواْ وَمَا ٱلرَّحۡمَٰنُ أَنَسۡجُدُ لِمَا تَأۡمُرُنَا وَزَادَهُمۡ نُفُورٗا۩ ٦٠

Maamafih "Rahmân’a secde edin" denildiği vakit onlara "Rahmân ne imiş? Bize emrediyorsun diye secde mi ederiz? " dediler ve daha ziyade vahşetlerini artırdı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

تَبَارَكَ ٱلَّذِي جَعَلَ فِي ٱلسَّمَآءِ بُرُوجٗا وَجَعَلَ فِيهَا سِرَٰجٗا وَقَمَرٗا مُّنِيرٗا ٦١

Ne yücedir o ki Semâ’da burclar yapmış, hem içlerinde bir kandil, bir de nûrlu bir ay asmış.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱلَّذِي جَعَلَ ٱلَّيۡلَ وَٱلنَّهَارَ خِلۡفَةٗ لِّمَنۡ أَرَادَ أَن يَذَّكَّرَ أَوۡ أَرَادَ شُكُورٗا ٦٢

Yine odur ki tezekkür etmek veya şükreylemek isteyenler için gece ile gündüzü birbirine halef kılmıştır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَعِبَادُ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلَّذِينَ يَمۡشُونَ عَلَى ٱلۡأَرۡضِ هَوۡنٗا وَإِذَا خَاطَبَهُمُ ٱلۡجَٰهِلُونَ قَالُواْ سَلَٰمٗا ٦٣

Ve o Rahmân’ın kulları: onlar ki arzın üzerinde mülayemetle yürürler ve cahiller kendilerine lâf attığı vakit selâmetle. Derler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ يَبِيتُونَ لِرَبِّهِمۡ سُجَّدٗا وَقِيَٰمٗا ٦٤

Ve onlar ki Ya Rab’lerine secdeler, kıyamlar ederek yatarlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا ٱصۡرِفۡ عَنَّا عَذَابَ جَهَنَّمَۖ إِنَّ عَذَابَهَا كَانَ غَرَامًا ٦٥

Ve onlar ki Ya Rabbenâ, derler, sav bizlerden cehennem azâbını,cidden onun azâbıbelâyi mübremdir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu