بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَلِيَعْلَمَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلْعِلْمَ أَنَّهُ ٱلْحَقُّ مِن رَّبِّكَ فَيُؤْمِنُواْ بِهِۦ فَتُخْبِتَ لَهُۥ قُلُوبُهُمْۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَهَادِ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِلَىٰ صِرَٰطٍ مُّسْتَقِيمٍ ٥٤

Diğer bir amaç, kendilerine bilgi verilenlerin, Kur'anın Rabb'inin gönderdiği bir gerçek olduğunu anlayarak ona inanmaları, ona karşı yürekten saygı duymalarıdır. Hiç kuşkusuz Allah, mü'minleri doğru yola iletir.

– Seyyid Kutub

وَلَا يَزَالُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فِى مِرْيَةٍ مِّنْهُ حَتَّىٰ تَأْتِيَهُمُ ٱلسَّاعَةُ بَغْتَةً أَوْ يَأْتِيَهُمْ عَذَابُ يَوْمٍ عَقِيمٍ ٥٥

Kâfirler ise ansızın kıyamet günü ile karşı karşıya kalıncaya ya da «ertesi olmayan» o son günün azabına uğrayıncaya kadar Kur'an hakkında sürekli kuşku beslerler.

– Seyyid Kutub

ٱلْمُلْكُ يَوْمَئِذٍ لِّلَّهِ يَحْكُمُ بَيْنَهُمْۚ فَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ فِى جَنَّٰتِ ٱلنَّعِيمِ ٥٦

O gün kesin egemenlik Allah'ın tekelindedir. Onlar hakkında hükmünü verir. İman edip iyi ameller işleyenler nimet cennetlerine girerler.

– Seyyid Kutub

وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا فَأُوْلَٰٓئِكَ لَهُمْ عَذَابٌ مُّهِينٌ ٥٧

Kâfir olup ayetlerimizi yalanlayanları ise onur kırıcı bir azap bekliyor.

– Seyyid Kutub

وَٱلَّذِينَ هَاجَرُواْ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ ثُمَّ قُتِلُوٓاْ أَوْ مَاتُواْ لَيَرْزُقَنَّهُمُ ٱللَّهُ رِزْقًا حَسَنًاۚ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَهُوَ خَيْرُ ٱلرَّٰزِقِينَ ٥٨

Allah yolunda yurtlarından göçettikten sonra öldürülenlere ya da ölenlere gelince Allah onlara rızıkların en güzelini sunacaktır. Hiç kuşkusuz Allah rızık sunanların en hayırlısıdır.

– Seyyid Kutub

لَيُدْخِلَنَّهُم مُّدْخَلًا يَرْضَوْنَهُۥۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَعَلِيمٌ حَلِيمٌ ٥٩

O, onları kesinlikle hoşnut olacakları bir yere yerleştirecektir. Hiç kuşkusuz Allah her şeyi bilir ve yumuşak tutumludur.

– Seyyid Kutub

ذَٰلِكَ وَمَنْ عَاقَبَ بِمِثْلِ مَا عُوقِبَ بِهِۦ ثُمَّ بُغِىَ عَلَيْهِ لَيَنصُرَنَّهُ ٱللَّهُۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَعَفُوٌّ غَفُورٌ ٦٠

Bu böyledir. Kim kendine haksızlık yapanlara gördüğü haksızlık kadar karşılık verdikten sonra saldırıya uğrarsa, Allah kendisine kesinlikle yardım eder. Hiç şüphesiz Allah bağışlayıcıdır, affedicidir.

– Seyyid Kutub

ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ يُولِجُ ٱلَّيْلَ فِى ٱلنَّهَارِ وَيُولِجُ ٱلنَّهَارَ فِى ٱلَّيْلِ وَأَنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌۢ بَصِيرٌ ٦١

Bu böyledir. Allah geceyi gündüze dönüştürür, gündüzü de geceye dönüştürür. Hiç şüphesiz Allah her şeyi işitir ve her şeyi görür.

– Seyyid Kutub

ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْحَقُّ وَأَنَّ مَا يَدْعُونَ مِن دُونِهِۦ هُوَ ٱلْبَٰطِلُ وَأَنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلْعَلِىُّ ٱلْكَبِيرُ ٦٢

Bu böyledir. Allah gerçektir ve onların Allah dışındaki imdada çağırdıkları düzmece ilahlar asılsızdır. Allah yüce ve uludur.

– Seyyid Kutub

أَلَمْ تَرَ أَنَّ ٱللَّهَ أَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءً فَتُصْبِحُ ٱلْأَرْضُ مُخْضَرَّةًۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَطِيفٌ خَبِيرٌ ٦٣

Allah'ın gökten su indirdiğini ve bu sayede yeryüzünün yemyeşil olduğunu görmüyor musun? Hiç kuşkusuz Allah latiftir ve her şeyden haberdardır.

– Seyyid Kutub

لَّهُۥ مَا فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِى ٱلْأَرْضِۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَهُوَ ٱلْغَنِىُّ ٱلْحَمِيدُ ٦٤

Göklerde ve yerde bulunan tüm varlıklar O'nundur. Hiç kuşkusuz Allah zengindir ve övgüye layıktır..

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu