بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّكُمْ وَمَا تَعْبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ حَصَبُ جَهَنَّمَ أَنتُمْ لَهَا وَٰرِدُونَ ٩٨

Haberiniz olsun ki siz ve Allah’dan başka taptığınız nesneler hep cehennem mermisisiniz, siz, ona vürud edeceksiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَوْ كَانَ هَٰٓؤُلَآءِ ءَالِهَةً مَّا وَرَدُوهَاۖ وَكُلٌّ فِيهَا خَٰلِدُونَ ٩٩

Onlar ilâh olsalardı ona vürud etmezlerdi, halbuki hepsi onda muhalled kalacaklar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَهُمْ فِيهَا زَفِيرٌ وَهُمْ فِيهَا لَا يَسْمَعُونَ ١٠٠

Öyle ki onların orada bir zefîri var, bunlar da orada iken işitmiyecekler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ ٱلَّذِينَ سَبَقَتْ لَهُم مِّنَّا ٱلْحُسْنَىٰٓ أُوْلَٰٓئِكَ عَنْهَا مُبْعَدُونَ ١٠١

Şüphe yok ki haklarında bizden husnâ sebkedenler, bunlar, ondan uzaklaştırilmışlardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَا يَسْمَعُونَ حَسِيسَهَاۖ وَهُمْ فِى مَا ٱشْتَهَتْ أَنفُسُهُمْ خَٰلِدُونَ ١٠٢

Ve bunlar canlarının istediğinde muhalled kalacaklardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

لَا يَحْزُنُهُمُ ٱلْفَزَعُ ٱلْأَكْبَرُ وَتَتَلَقَّىٰهُمُ ٱلْمَلَٰٓئِكَةُ هَٰذَا يَوْمُكُمُ ٱلَّذِى كُنتُمْ تُوعَدُونَ ١٠٣

O feze-ı ekber bunları mahzun etmeyecek ve bunları melekler şöyle karşılayacaklar: bu işte sizin o gününüz ki vaadolunuyordunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

يَوْمَ نَطْوِى ٱلسَّمَآءَ كَطَىِّ ٱلسِّجِلِّ لِلْكُتُبِۚ كَمَا بَدَأْنَآ أَوَّلَ خَلْقٍ نُّعِيدُهُۥۚ وَعْدًا عَلَيْنَآۚ إِنَّا كُنَّا فَٰعِلِينَ ١٠٤

O gün ki Semâ’yı kitaplar için defter dürer gibi düreceğiz evvel başladığımız gibi halkı iade edeceğiz, uhdemizde bir vaad, şüphe yok ki biz yaparız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدْ كَتَبْنَا فِى ٱلزَّبُورِ مِنۢ بَعْدِ ٱلذِّكْرِ أَنَّ ٱلْأَرْضَ يَرِثُهَا عِبَادِىَ ٱلصَّٰلِحُونَ ١٠٥

Şanım Hakk’ı için zikirden sonra Zebur’da da yazmıştık: ki her halde arz, ona benim salih kullarım vâris olacaktır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ فِى هَٰذَا لَبَلَٰغًا لِّقَوْمٍ عَٰبِدِينَ ١٠٦

Şüphe yok ki bunda âbid bir kavim için kâfi bir öğüd vardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَآ أَرْسَلْنَٰكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَٰلَمِينَ ١٠٧

Ve seni sâde âlemîne rahmet olarak göndermişizdir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلْ إِنَّمَا يُوحَىٰٓ إِلَىَّ أَنَّمَآ إِلَٰهُكُمْ إِلَٰهٌ وَٰحِدٌۖ فَهَلْ أَنتُم مُّسْلِمُونَ ١٠٨

De ki: bana sade vahyolunuyor ki: ilâhınız ancak bir ilâhdır, şimdi siz müslüman oluyor musunuz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu