051 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّ ٱلۡمُتَّقِينَ فِي جَنَّٰتٖ وَعُيُونٍ ١٥

Şüphesiz ki müttakīler cennetlerde pınar başlarındadır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ءَاخِذِينَ مَآ ءَاتَىٰهُمۡ رَبُّهُمۡۚ إِنَّهُمۡ كَانُواْ قَبۡلَ ذَٰلِكَ مُحۡسِنِينَ ١٦

Alarak Rablerinin kendilerine verdiğini, çünkü onlar bundan evvel güzellik yapmayı âdet edinmişlerdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كَانُواْ قَلِيلٗا مِّنَ ٱلَّيۡلِ مَا يَهۡجَعُونَ ١٧

Geceden pek az uyuyorlardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَبِٱلۡأَسۡحَارِ هُمۡ يَسۡتَغۡفِرُونَ ١٨

Ve seher vakitleri hep istiğfar ederlerdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفِيٓ أَمۡوَٰلِهِمۡ حَقّٞ لِّلسَّآئِلِ وَٱلۡمَحۡرُومِ ١٩

Ve mallarında sâil ve mahrum için bir hak vardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفِي ٱلۡأَرۡضِ ءَايَٰتٞ لِّلۡمُوقِنِينَ ٢٠

Arz’da da âyetler var îkān ehli için

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفِيٓ أَنفُسِكُمۡۚ أَفَلَا تُبۡصِرُونَ ٢١

nefislerinizde de, hâlâ görmeyecek misiniz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفِي ٱلسَّمَآءِ رِزۡقُكُمۡ وَمَا تُوعَدُونَ ٢٢

Semâda da rızkınız ve o vaad olunduğunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَوَرَبِّ ٱلسَّمَآءِ وَٱلۡأَرۡضِ إِنَّهُۥ لَحَقّٞ مِّثۡلَ مَآ أَنَّكُمۡ تَنطِقُونَ ٢٣

İşte o göğün ve yerin Rabbine kasem ederim ki o şüphesiz haktır sizin nâtık olmanız gibi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ ضَيۡفِ إِبۡرَٰهِيمَ ٱلۡمُكۡرَمِينَ ٢٤

Geldi mi sana İbrâhim’in ikram edilen misafirlerinin kıssası?

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِذۡ دَخَلُواْ عَلَيۡهِ فَقَالُواْ سَلَٰمٗاۖ قَالَ سَلَٰمٞ قَوۡمٞ مُّنكَرُونَ ٢٥

O vakit ki üzerine girdiler de “selâmen” dediler. “Selâm, görülmedik bir kavim” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu