036 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَوَلَمۡ يَرَ ٱلۡإِنسَٰنُ أَنَّا خَلَقۡنَٰهُ مِن نُّطۡفَةٖ فَإِذَا هُوَ خَصِيمٞ مُّبِينٞ ٧٧

Görmedi mi o insan? Biz onu bir nutfeden yarattık da şimdi o çeneli bir çekişgen kesildi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İnsan, bizim kendisini nasıl bir nutfeden (sperm) yarattığımızı görmedi mi? Ki, şimdi apaçık bir hasım kesildi.

– Seyyid Kutub

İnsan, bizim kendisini az bir sudan (meniden) yarattığımızı görmedi mi ki, kalkmış apaçık bir düşman kesilmiştir.

– Diyanet İşleri

وَضَرَبَ لَنَا مَثَلٗا وَنَسِيَ خَلۡقَهُۥۖ قَالَ مَن يُحۡيِ ٱلۡعِظَٰمَ وَهِيَ رَمِيمٞ ٧٨

Yaratılışını unutarak Bize bir de mesel fırlattı: “Kim diriltir o kemikleri onlar çürümüşken?” dedi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Kendi yaratılışını unutarak «çürümüş kemikleri kim yaratacak?» diyerek bize misal vermeye kalkar.

– Seyyid Kutub

Bir de kendi yaratılışını unutarak bize bir örnek getirdi. Dedi ki: "Çürümüşlerken kemikleri kim diriltecek?"

– Diyanet İşleri

قُلۡ يُحۡيِيهَا ٱلَّذِيٓ أَنشَأَهَآ أَوَّلَ مَرَّةٖۖ وَهُوَ بِكُلِّ خَلۡقٍ عَلِيمٌ ٧٩

De ki: “Onları ilk defa inşâ eden diriltir ve O her halkı bilir”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

De ki; «Onları ilk defa yaratan diriltecek. O, her yaratmayı bilir.»

– Seyyid Kutub

De ki: "Onları ilk defa var eden diriltecektir. O her yaratılmışı hakkıyla bilendir."

– Diyanet İşleri

ٱلَّذِي جَعَلَ لَكُم مِّنَ ٱلشَّجَرِ ٱلۡأَخۡضَرِ نَارٗا فَإِذَآ أَنتُم مِّنۡهُ تُوقِدُونَ ٨٠

O ki size yeşil ağaçtan bir ateş yaptı da şimdi siz ondan tutuşturup duruyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O size yeşil ağaçtan ateş yaptı da siz ondan yakıyorsunuz.

– Seyyid Kutub

O, sizin için yeşil ağaçtan ateş yaratandır. Şimdi siz ondan yakıp duruyorsunuz.

– Diyanet İşleri

أَوَلَيۡسَ ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ بِقَٰدِرٍ عَلَىٰٓ أَن يَخۡلُقَ مِثۡلَهُمۚ بَلَىٰ وَهُوَ ٱلۡخَلَّٰقُ ٱلۡعَلِيمُ ٨١

Ya gökleri ve yeri yaratan onlar gibisini yaratmaya kādir değil midir? Elbette kādir; Hallâk O, Alîm O.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Gökleri ve yeri yaratan, onların benzerlerini yaratamaz mı? Elbette yaratır. O, çok bilen yaratıcıdır.

– Seyyid Kutub

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, onların benzerini yaratmaya gücü yetmez mi? Evet yeter. O, hakkıyla yaratandır, hakkıyla bilendir.

– Diyanet İşleri

إِنَّمَآ أَمۡرُهُۥٓ إِذَآ أَرَادَ شَيۡـًٔا أَن يَقُولَ لَهُۥ كُن فَيَكُونُ ٨٢

O’nun emri bir şeyi murad edince ona sade “ol” demektir, o oluverir..

– Elmalılı Hamdi Yazır

Bir şey dilediği zaman. O'nun buyruğu sadece, o şeye «Ol» demektir, hemen olur.

– Seyyid Kutub

Bir şeyi dilediği zaman onun emri o şeye ancak "Ol!" demektir. O da hemen oluverir.

– Diyanet İşleri

فَسُبۡحَٰنَ ٱلَّذِي بِيَدِهِۦ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيۡءٖ وَإِلَيۡهِ تُرۡجَعُونَ ٨٣

Artık tesbih edilmez mi öyle her şeyin melekûtu yedinde bulunan Sübhân’a! Hep de döndürülüp O’na götürüleceksiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Her şeyin hükümranlığı elinde olan ve sizin de kendisine döneceğiniz Allah münezzehtir.

– Seyyid Kutub

Her şeyin hükümranlığı elinde olan Allah'ın şanı yücedir! Siz yalnız O'na döndürüleceksiniz.

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu