بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلَّذِي يُمِيتُنِي ثُمَّ يُحۡيِينِ ٨١

O’dur ki, beni öldürecek ve sonra beni diriltecek.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّذِيٓ أَطۡمَعُ أَن يَغۡفِرَ لِي خَطِيٓـَٔتِي يَوۡمَ ٱلدِّينِ ٨٢

O’dur ki, hesab gününde günahımın bağışlanmasını kendisinden umarım.

– Ali Fikri Yavuz

رَبِّ هَبۡ لِي حُكۡمٗا وَأَلۡحِقۡنِي بِٱلصَّٰلِحِينَ ٨٣

Rabbim, bana bir hikmet (ilim ve anlayış veya peygamberlik) ver ve beni salih kimselere kat.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱجۡعَل لِّي لِسَانَ صِدۡقٖ فِي ٱلۡأٓخِرِينَ ٨٤

Benden sonra gelecek ümmetler içinde, hayırla anılacak bana güzel bir yad kıl.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱجۡعَلۡنِي مِن وَرَثَةِ جَنَّةِ ٱلنَّعِيمِ ٨٥

Beni Naîm Cennetinin varislerinden kıl.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱغۡفِرۡ لِأَبِيٓ إِنَّهُۥ كَانَ مِنَ ٱلضَّآلِّينَ ٨٦

Babamı da hidayete ulaştır, çünkü o sapıklardan bulunuyordu.

– Ali Fikri Yavuz

وَلَا تُخۡزِنِي يَوۡمَ يُبۡعَثُونَ ٨٧

Kabirlerden diriltilecekleri gün, beni utandırma.

– Ali Fikri Yavuz

يَوۡمَ لَا يَنفَعُ مَالٞ وَلَا بَنُونَ ٨٨

O gün ki, ne mal fayda verir, ne de oğullar...

– Ali Fikri Yavuz

إِلَّا مَنۡ أَتَى ٱللَّهَ بِقَلۡبٖ سَلِيمٖ ٨٩

Ancak Allah’a hâlis ve pâk bir kalb ile varan müstesna.

– Ali Fikri Yavuz

وَأُزۡلِفَتِ ٱلۡجَنَّةُ لِلۡمُتَّقِينَ ٩٠

Cennet de takva sahiblerine yaklaştırılmıştır.

– Ali Fikri Yavuz

وَبُرِّزَتِ ٱلۡجَحِيمُ لِلۡغَاوِينَ ٩١

Cehennem ise azgınlara apaçık gösterilmiştir.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00