026 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَٱفۡتَحۡ بَيۡنِي وَبَيۡنَهُمۡ فَتۡحٗا وَنَجِّنِي وَمَن مَّعِيَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ ١١٨

Artık benimle onların arasını nasıl ayırt edeceksen et de, beni ve beraberimdeki müminleri kurtar!» dedi.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَأَنجَيۡنَٰهُ وَمَن مَّعَهُۥ فِي ٱلۡفُلۡكِ ٱلۡمَشۡحُونِ ١١٩

Bunun üzerine Biz de onu ve beraberindekileri, o dolu gemide taşıyarak kurtardık.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

ثُمَّ أَغۡرَقۡنَا بَعۡدُ ٱلۡبَاقِينَ ١٢٠

Sonra da arkasında kalanları boğuverdik.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ ١٢١

Şüphesiz bunda mutlak bir ibret vardır; öyle iken çoğu iman etmedi.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ١٢٢

Ve şüphesiz ki Rabbin, çok güçlü, çok merhametlidir.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

كَذَّبَتۡ عَادٌ ٱلۡمُرۡسَلِينَ ١٢٣

Ad (kavmi de) gönderilen peygamberleri yalanladı.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ هُودٌ أَلَا تَتَّقُونَ ١٢٤

Kardeşleri Hud o zaman onlara şöyle demişti: «Siz Allah'tan korkmaz mısınız?

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ ١٢٥

Haberiniz olsun ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١٢٦

Gelin Allah'tan korkun ve bana itaat edin!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ١٢٧

Buna karşı ben sizden bir ücret de istemiyorum. Benim mükafatım ancak alemlerin Rabbine aittir.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

أَتَبۡنُونَ بِكُلِّ رِيعٍ ءَايَةٗ تَعۡبَثُونَ ١٢٨

Siz her tepeye bir alamet bina edip eğlenir durur musunuz?

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu