بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلصَّٰٓفَّٰتِ صَفّٗا ١

(1-2) (İbadet için) Saflar bağlayanlar hakkı için. (Fenalıklardan) Nehy ve men edenler hakkı için.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَٱلزَّٰجِرَٰتِ زَجۡرٗا ٢

(1-2) (İbadet için) Saflar bağlayanlar hakkı için. (Fenalıklardan) Nehy ve men edenler hakkı için.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَٱلتَّٰلِيَٰتِ ذِكۡرًا ٣

(3-4) Kur'an'ı tilâvet edenler hakkı için. Şüphe yok ki, sizin ilahınız birdir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

إِنَّ إِلَٰهَكُمۡ لَوَٰحِدٞ ٤

(3-4) Kur'an'ı tilâvet edenler hakkı için. Şüphe yok ki, sizin ilahınız birdir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

رَّبُّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَا وَرَبُّ ٱلۡمَشَٰرِقِ ٥

(O) göklerin ve yerin, bunların arasındakilerin Rabbidir ve maşrıkların Rabbidir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

إِنَّا زَيَّنَّا ٱلسَّمَآءَ ٱلدُّنۡيَا بِزِينَةٍ ٱلۡكَوَاكِبِ ٦

(6-7) Muhakkak ki, Biz yakın olan göğü ziynet ile yıldızlar ile bezedik. Ve hem her isyankar şeytandan muhafaza ettik.

– Ömer Nasuhi Bilmen

وَحِفۡظٗا مِّن كُلِّ شَيۡطَٰنٖ مَّارِدٖ ٧

(6-7) Muhakkak ki, Biz yakın olan göğü ziynet ile yıldızlar ile bezedik. Ve hem her isyankar şeytandan muhafaza ettik.

– Ömer Nasuhi Bilmen

لَّا يَسَّمَّعُونَ إِلَى ٱلۡمَلَإِ ٱلۡأَعۡلَىٰ وَيُقۡذَفُونَ مِن كُلِّ جَانِبٖ ٨

Onlar en yüksek bir cemaati (sözlerine kulak vererek) dinleyemezler ve her taraftan kovulup atılırlar.

– Ömer Nasuhi Bilmen

دُحُورٗاۖ وَلَهُمۡ عَذَابٞ وَاصِبٌ ٩

Bir uzaklaştırılma ile uzaklaştırılmış (olurlar) ve onlar için bir daimi azap da vardır.

– Ömer Nasuhi Bilmen

إِلَّا مَنۡ خَطِفَ ٱلۡخَطۡفَةَ فَأَتۡبَعَهُۥ شِهَابٞ ثَاقِبٞ ١٠

Ancak bir çalıp çarpan müstesna. Ona da hemen bir parça ateş parçası ulaşıverir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00