037 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَكَفَرُواْ بِهِۦۖ فَسَوۡفَ يَعۡلَمُونَ ١٧٠

Fakat şimdi onu, (Peygamber’i ve Kur’an’ı) inkâr ettiler. Artık ileride (başlarına gelecek azabı) bileceklerdir.

– Ali Fikri Yavuz

وَلَقَدۡ سَبَقَتۡ كَلِمَتُنَا لِعِبَادِنَا ٱلۡمُرۡسَلِينَ ١٧١

Gerçekten elçilikle gönderilen kullarımız hakkında şu sözümüz geçmiştir:

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُمۡ لَهُمُ ٱلۡمَنصُورُونَ ١٧٢

“- Muhakkak onlar (peygamberler), bizzat onlar muzaffer olacaklardır.

– Ali Fikri Yavuz

وَإِنَّ جُندَنَا لَهُمُ ٱلۡغَٰلِبُونَ ١٧٣

Ve elbette bizim (mümin) askerlerimiz; muhakkak onlar galib geleceklerdir.”

– Ali Fikri Yavuz

فَتَوَلَّ عَنۡهُمۡ حَتَّىٰ حِينٖ ١٧٤

Onun için bir zamana kadar o kâfirlerden yüz çevir (Rasûlüm).

– Ali Fikri Yavuz

وَأَبۡصِرۡهُمۡ فَسَوۡفَ يُبۡصِرُونَ ١٧٥

Gözetle onları, yakında (kendilerine ne yapılacağını) görecekler.

– Ali Fikri Yavuz

أَفَبِعَذَابِنَا يَسۡتَعۡجِلُونَ ١٧٦

Şimdi çabucak azabımızı mı istiyorlar?

– Ali Fikri Yavuz

فَإِذَا نَزَلَ بِسَاحَتِهِمۡ فَسَآءَ صَبَاحُ ٱلۡمُنذَرِينَ ١٧٧

Fakat civarlarına (ansızın azab) indiği vakit, ne fenadır o kendilerine acı haber verilenlerin sabahı!...

– Ali Fikri Yavuz

وَتَوَلَّ عَنۡهُمۡ حَتَّىٰ حِينٖ ١٧٨

Yine sen (Ey Rasûlüm), bir zamana kadar onlardan yüz çevir.

– Ali Fikri Yavuz

وَأَبۡصِرۡ فَسَوۡفَ يُبۡصِرُونَ ١٧٩

Gör onları, yakında (azabı) göreceklerdir.

– Ali Fikri Yavuz

سُبۡحَٰنَ رَبِّكَ رَبِّ ٱلۡعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ ١٨٠

İzzet sahibi Rabbin, onların (uygunsuz) vasıflamalarından münezzehdir.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu