038 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَقَالُواْ مَا لَنَا لَا نَرَىٰ رِجَالٗا كُنَّا نَعُدُّهُم مِّنَ ٱلۡأَشۡرَارِ ٦٢

Bir de derler ki: “Neye görmüyoruz biz o eşrârdan saydığımız birtakım adamları?

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَتَّخَذۡنَٰهُمۡ سِخۡرِيًّا أَمۡ زَاغَتۡ عَنۡهُمُ ٱلۡأَبۡصَٰرُ ٦٣

Onları eğlence yerine tuttuktu ha! Yoksa onlardan kaydı mı bu gözler?”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّ ذَٰلِكَ لَحَقّٞ تَخَاصُمُ أَهۡلِ ٱلنَّارِ ٦٤

Şüphesiz ki bu haktır muhakkak olacaktır ehl-i nârın birbirine husûmeti.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلۡ إِنَّمَآ أَنَا۠ مُنذِرٞۖ وَمَا مِنۡ إِلَٰهٍ إِلَّا ٱللَّهُ ٱلۡوَٰحِدُ ٱلۡقَهَّارُ ٦٥

De ki: “Ben ancak korkuyu haber veren bir peygamberim, başka bir tanrı da yok ancak Allah: O Vâhid-i Kahhâr.

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَبُّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَا ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡغَفَّٰرُ ٦٦

O göklerin, yerin ve aralarındakilerin Rabbi Azîz, Gaffâr var”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلۡ هُوَ نَبَؤٌاْ عَظِيمٌ ٦٧

De ki: “Bu bir azîm haberdir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَنتُمۡ عَنۡهُ مُعۡرِضُونَ ٦٨

Siz ondan yüz çeviriyorsunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَا كَانَ لِيَ مِنۡ عِلۡمِۭ بِٱلۡمَلَإِ ٱلۡأَعۡلَىٰٓ إِذۡ يَخۡتَصِمُونَ ٦٩

Benim Mele’-i Aʿlâ’ya ne ilmim olurdu onlar münakaşa ederlerken?

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِن يُوحَىٰٓ إِلَيَّ إِلَّآ أَنَّمَآ أَنَا۠ نَذِيرٞ مُّبِينٌ ٧٠

Fakat ben açık inzar edecek bir peygamber olduğum içindir ki o ilim bana vahyolunuyor”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِذۡ قَالَ رَبُّكَ لِلۡمَلَٰٓئِكَةِ إِنِّي خَٰلِقُۢ بَشَرٗا مِّن طِينٖ ٧١

Rabbin melâikeye dediği vakit: “Haberiniz olsun ben bir çamurdan bir beşer yaratmaktayım.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَإِذَا سَوَّيۡتُهُۥ وَنَفَخۡتُ فِيهِ مِن رُّوحِي فَقَعُواْ لَهُۥ سَٰجِدِينَ ٧٢

Onu tesviye ettim de rûhumdan ona nefh eyledim mi derhâl ona secdeye kapanın”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu