038 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَوَهَبۡنَا لَهُۥٓ أَهۡلَهُۥ وَمِثۡلَهُم مَّعَهُمۡ رَحۡمَةٗ مِّنَّا وَذِكۡرَىٰ لِأُوْلِي ٱلۡأَلۡبَٰبِ ٤٣

Tarafımızdan bir rahmet ve akıl sahibleri için bir ibret olarak Eyyûb’a bütün ehlini ve beraberlerin de daha bir mislini bağışladık.

– Ali Fikri Yavuz

وَخُذۡ بِيَدِكَ ضِغۡثٗا فَٱضۡرِب بِّهِۦ وَلَا تَحۡنَثۡۗ إِنَّا وَجَدۡنَٰهُ صَابِرٗاۚ نِّعۡمَ ٱلۡعَبۡدُ إِنَّهُۥٓ أَوَّابٞ ٤٤

(Eyyûb bir işten dolayı karısına kızmış ve hastalıktan kalktığı vakit ona yüz değnek vurmayı yemin etmişti. Hem yemini bozmamak, hem de hafifletmek için Allah ona şöyle buyurdu): “- Eline (yüz başaklı) bir demet sap al da, onunla (zevcene) vur; yemininden durmazlık etme.” Dorusu biz, onu sabırlı bulduk... O ne güzel kuldu! Gerçekten o, tamamen Allah’a teveccüh etmişti.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱذۡكُرۡ عِبَٰدَنَآ إِبۡرَٰهِيمَ وَإِسۡحَٰقَ وَيَعۡقُوبَ أُوْلِي ٱلۡأَيۡدِي وَٱلۡأَبۡصَٰرِ ٤٥

Dinde görüş ve kuvvet sahibleri olan kullarımız İbrahîm’i, İshâk’ı, Yakûb’u da hatırla.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّآ أَخۡلَصۡنَٰهُم بِخَالِصَةٖ ذِكۡرَى ٱلدَّارِ ٤٦

Çünkü biz, onları, ahiret yurdunu anmaktan ibaret pak bir hasletle hâlis (insanlar) kıldık.

– Ali Fikri Yavuz

وَإِنَّهُمۡ عِندَنَا لَمِنَ ٱلۡمُصۡطَفَيۡنَ ٱلۡأَخۡيَارِ ٤٧

Gerçekten onlar, katımızda seçilmiş hayırlı kimselerdendi.

– Ali Fikri Yavuz

وَٱذۡكُرۡ إِسۡمَٰعِيلَ وَٱلۡيَسَعَ وَذَا ٱلۡكِفۡلِۖ وَكُلّٞ مِّنَ ٱلۡأَخۡيَارِ ٤٨

İsmail’i, (İlyas’ın amcasının oğlu) El-Yesa’i ve Zü’l-Kifl’i de hatırla. Bunların hepsi hayırlı kimselerden...

– Ali Fikri Yavuz

هَٰذَا ذِكۡرٞۚ وَإِنَّ لِلۡمُتَّقِينَ لَحُسۡنَ مَـَٔابٖ ٤٩

İşte bu, (anlatılanlar, onlar için) bir şereftir. Elbette takva sahibleri için dönüb varılacak güzel bir yer var.

– Ali Fikri Yavuz

جَنَّٰتِ عَدۡنٖ مُّفَتَّحَةٗ لَّهُمُ ٱلۡأَبۡوَٰبُ ٥٠

(O güzel yer) bütün kapıları kendilerine açık olduğu halde Adn Cennetleridir.

– Ali Fikri Yavuz

مُتَّكِـِٔينَ فِيهَا يَدۡعُونَ فِيهَا بِفَٰكِهَةٖ كَثِيرَةٖ وَشَرَابٖ ٥١

İçlerinde yaslanıb kurulacaklar. Orada bir çok (türlü) yemişler, içkiler istiyecekler.

– Ali Fikri Yavuz

۞ وَعِندَهُمۡ قَٰصِرَٰتُ ٱلطَّرۡفِ أَتۡرَابٌ ٥٢

Yanlarında da gözlerini zevclerinden ayırmayan, hep aynı yaşta dilberler var.

– Ali Fikri Yavuz

هَٰذَا مَا تُوعَدُونَ لِيَوۡمِ ٱلۡحِسَابِ ٥٣

İşte hesab günü için, size vaad olunanlar bunlardır.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu