055 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

كُلُّ مَنۡ عَلَيۡهَا فَانٖ ٢٦

Yeryüzünde olan her canlı fanidir.

– Ali Fikri Yavuz

وَيَبۡقَىٰ وَجۡهُ رَبِّكَ ذُو ٱلۡجَلَٰلِ وَٱلۡإِكۡرَامِ ٢٧

Fakat azamet ve ikram sahibi olan Rabbinin zâtı bakîdir.

– Ali Fikri Yavuz

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٢٨

O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr?

– Ali Fikri Yavuz

يَسۡـَٔلُهُۥ مَن فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ كُلَّ يَوۡمٍ هُوَ فِي شَأۡنٖ ٢٩

O’ndan dilenir göklerde ve yerde olan. Her gün, O, yeni bir icadda olan...

– Ali Fikri Yavuz

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٣٠

O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr?

– Ali Fikri Yavuz

سَنَفۡرُغُ لَكُمۡ أَيُّهَ ٱلثَّقَلَانِ ٣١

Yakında sizi hesaba çekeceğiz, ey cinler ve insanlar!...

– Ali Fikri Yavuz

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٣٢

O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr?

– Ali Fikri Yavuz

يَٰمَعۡشَرَ ٱلۡجِنِّ وَٱلۡإِنسِ إِنِ ٱسۡتَطَعۡتُمۡ أَن تَنفُذُواْ مِنۡ أَقۡطَارِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ فَٱنفُذُواْۚ لَا تَنفُذُونَ إِلَّا بِسُلۡطَٰنٖ ٣٣

Ey cinler ve insanlar topluluğu? Gücünüz yeterse, göklerin ve yerin etrafından çıkıp gidin, (kaçarak ölümden kurtulun). Çıkıp kurtulamazsınız; ancak bir kuvvetle... (Fakat bu kuvvet nerede? buna gücünüz yetmez.)

– Ali Fikri Yavuz

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٣٤

O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr?

– Ali Fikri Yavuz

يُرۡسَلُ عَلَيۡكُمَا شُوَاظٞ مِّن نَّارٖ وَنُحَاسٞ فَلَا تَنتَصِرَانِ ٣٥

(Kabirlerinizden çıktığınız zaman) üstünüze saf ateşten bir alevle, bir duman salıverilir; (ve onlar, sizi mahşere sevkederler). Onları engelleyib kurtulamazsınız.

– Ali Fikri Yavuz

فَبِأَيِّ ءَالَآءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ ٣٦

O halde, Rabbinizin hangi nimetlerini edersiniz inkâr?

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00