079 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

يَوۡمَ تَرۡجُفُ ٱلرَّاجِفَةُ ٦

O gün ki sarsar râcife.

– Elmalılı Hamdi Yazır

O gün bir sarsıntı sarsar.

– Seyyid Kutub

Büyük bir sarsıntının olacağı o günde o sarsıntıyı, peşinden gelen başka bir sarsıntı izleyecektir.

– Diyanet İşleri

تَتۡبَعُهَا ٱلرَّادِفَةُ ٧

Onu velyeder o râdife.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ardından bir başka sarsıntı gelir.

– Seyyid Kutub

Büyük bir sarsıntının olacağı o günde o sarsıntıyı, peşinden gelen başka bir sarsıntı izleyecektir.

– Diyanet İşleri

قُلُوبٞ يَوۡمَئِذٖ وَاجِفَةٌ ٨

Yürekler o gün oynar kaygıdan

– Elmalılı Hamdi Yazır

O gün kalpler titrer.

– Seyyid Kutub

O gün birtakım kalpler (tedirginlik içinde) şiddetle çarpacaktır.

– Diyanet İşleri

أَبۡصَٰرُهَا خَٰشِعَةٞ ٩

gözleri kalkmaz saygıdan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Gözler korkudan aşağı kayar.

– Seyyid Kutub

Onların gözleri (korku ile) inecektir.

– Diyanet İşleri

يَقُولُونَ أَءِنَّا لَمَرۡدُودُونَ فِي ٱلۡحَافِرَةِ ١٠

Diyorlar ki: “Biz, gerçek döndürülecek miyiz o hufrede

– Elmalılı Hamdi Yazır

Diyorlar ki: «Biz yine eski halimize döndürülecek miyiz?

– Seyyid Kutub

Şöyle derler: "Biz gerçekten gerisingeriye eski halimize mi döndürüleceğiz?"

– Diyanet İşleri

أَءِذَا كُنَّا عِظَٰمٗا نَّخِرَةٗ ١١

ya ufalanmış kemikler olduğumuz vakit ha?”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Biz çürümüş kemikler olduktan sonra ha?

– Seyyid Kutub

"Bizler çürümüş kemiklere döndükten sonra mı?"

– Diyanet İşleri

قَالُواْ تِلۡكَ إِذٗا كَرَّةٌ خَاسِرَةٞ ١٢

“O” dediler, “o hâlde hüsranlı bir dönüş”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Öyle ise bu, ziyanlı bir dönüştür» dediler.

– Seyyid Kutub

"Öyle ise bu hüsran dolu bir dönüştür" dediler.

– Diyanet İşleri

فَإِنَّمَا هِيَ زَجۡرَةٞ وَٰحِدَةٞ ١٣

Fakat o zorlu bir kumandadır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Doğrusu bir tek çığlık yetecektir.

– Seyyid Kutub

Halbuki o, bir haykırıştan (sûr'un üfürülmesinden) ibarettir.

– Diyanet İşleri

فَإِذَا هُم بِٱلسَّاهِرَةِ ١٤

Bakarsın uyanmışlar hepsi meydandadır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Hepsi hemen bir düzlüğe dökülecektir.

– Seyyid Kutub

Birdenbire kendilerini mahşerde buluverirler.

– Diyanet İşleri

هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ مُوسَىٰٓ ١٥

Geldi ya sana Mûsâ’nın kıssası.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Musa'nın haberi sana geldi mi?

– Seyyid Kutub

(Ey Muhammed!) Mûsâ'nın haberi sana geldi mi?

– Diyanet İşleri

إِذۡ نَادَىٰهُ رَبُّهُۥ بِٱلۡوَادِ ٱلۡمُقَدَّسِ طُوًى ١٦

O vakit ki ona Rabbi nidâ etmişti o mukaddes vâdide: Tuvâ’da.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Tuva'da, kutsal bir vadide, Rabbi ona şöyle hitab etmişti:

– Seyyid Kutub

Hani, Rabbi ona mukaddes Tuvâ vadisinde şöyle seslenmişti:

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu