077 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّهَا تَرۡمِي بِشَرَرٖ كَٱلۡقَصۡرِ ٣٢

Çünkü o öyle kıvılcımlar atar ki, her biri bir saray gibi.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

كَأَنَّهُۥ جِمَٰلَتٞ صُفۡرٞ ٣٣

Sanki sarı hopalar (erkek develer) gibi.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٣٤

O gün yalan diyenlerin vay haline!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

هَٰذَا يَوۡمُ لَا يَنطِقُونَ ٣٥

Bugün onların nutukları tutulacağı gündür.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَلَا يُؤۡذَنُ لَهُمۡ فَيَعۡتَذِرُونَ ٣٦

İzin de verilmez ki, özür dileyeler!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٣٧

O gün yalan diyenlerin vay haline!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

هَٰذَا يَوۡمُ ٱلۡفَصۡلِۖ جَمَعۡنَٰكُمۡ وَٱلۡأَوَّلِينَ ٣٨

İşte bu o ayırt etme günüdür; topladık sizi ve öncekileri;

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

فَإِن كَانَ لَكُمۡ كَيۡدٞ فَكِيدُونِ ٣٩

Bir fenniniz (çareniz) varsa beni atlatın!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٤٠

O gün yalan diyenlerin vay haline!

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

إِنَّ ٱلۡمُتَّقِينَ فِي ظِلَٰلٖ وَعُيُونٖ ٤١

Şüphesiz ki takva sahipleri gölgeliklerde pınar başlarında

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

وَفَوَٰكِهَ مِمَّا يَشۡتَهُونَ ٤٢

ve canlarının istediğinden meyveler içindedirler.

– Elmalılı (Sadeleştirilmiş)

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu