077 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَجَعَلۡنَٰهُ فِي قَرَارٖ مَّكِينٍ ٢١

Sonra o suyu, sağlam bir yerde (rahimde) sakladık,

– Ali Fikri Yavuz

إِلَىٰ قَدَرٖ مَّعۡلُومٖ ٢٢

(Doğum için olan) belirli bir vakte kadar...

– Ali Fikri Yavuz

فَقَدَرۡنَا فَنِعۡمَ ٱلۡقَٰدِرُونَ ٢٣

İşte biz, bunu takdir ettik. O halde biz ne güzel kâdiriz!...

– Ali Fikri Yavuz

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٢٤

(Öyle ise öldükten sonra dirilmeyi) yalan sayanların o gün vay haline!...

– Ali Fikri Yavuz

أَلَمۡ نَجۡعَلِ ٱلۡأَرۡضَ كِفَاتًا ٢٥

Arzı bir toplanma yeri yapmadık mı,

– Ali Fikri Yavuz

أَحۡيَآءٗ وَأَمۡوَٰتٗا ٢٦

Hem dirilere, hem ölülere?

– Ali Fikri Yavuz

وَجَعَلۡنَا فِيهَا رَوَٰسِيَ شَٰمِخَٰتٖ وَأَسۡقَيۡنَٰكُم مَّآءٗ فُرَاتٗا ٢٧

Orada yerli yerinde sabit yüce dağlar yerleştirip de size tatlı bir su içirmedik mi?

– Ali Fikri Yavuz

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٢٨

(Bütün bu nimetleri) inkâr edenlerin o gün vay haline!...

– Ali Fikri Yavuz

ٱنطَلِقُوٓاْ إِلَىٰ مَا كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ ٢٩

(Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi (dünyada) yalan saydığınız azaba gidin.

– Ali Fikri Yavuz

ٱنطَلِقُوٓاْ إِلَىٰ ظِلّٖ ذِي ثَلَٰثِ شُعَبٖ ٣٠

(Ey inkârcılar topluluğu!) Haydi cehennemin üç çatallı duman gölgesine gidin.

– Ali Fikri Yavuz

لَّا ظَلِيلٖ وَلَا يُغۡنِي مِنَ ٱللَّهَبِ ٣١

Ne gölgelendirir, ne alevden korur, (sırf size bir azab...)

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu