023 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

لَعَلِّيٓ أَعۡمَلُ صَٰلِحٗا فِيمَا تَرَكۡتُۚ كـَلَّآۚ إِنَّهَا كَلِمَةٌ هُوَ قَآئِلُهَاۖ وَمِن وَرَآئِهِم بَرۡزَخٌ إِلَىٰ يَوۡمِ يُبۡعَثُونَ ١٠٠

Belki ben o bıraktığımda sâlih bir amel işlerim”; hayır hayır! O bir kelimedir ki onu o söyler, ötelerinden ise bir berzah vardır, tâ ba‘s olunacakları güne kadar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَإِذَا نُفِخَ فِي ٱلصُّورِ فَلَآ أَنسَابَ بَيۡنَهُمۡ يَوۡمَئِذٖ وَلَا يَتَسَآءَلُونَ ١٠١

O vakit Sûr üfürüldü mü artık beynlerinde o gün ne ensâb vardır ne de soruşurlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَمَن ثَقُلَتۡ مَوَٰزِينُهُۥ فَأُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُفۡلِحُونَ ١٠٢

O zaman her kimin tartıları ağır gelirse işte onlar o felâh bulanlardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَنۡ خَفَّتۡ مَوَٰزِينُهُۥ فَأُوْلَٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ خَسِرُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ فِي جَهَنَّمَ خَٰلِدُونَ ١٠٣

Her kimin de tartıları yeğni gelirse işte onlar kendilerine yazık edenler, cehennemde kalanlardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

تَلۡفَحُ وُجُوهَهُمُ ٱلنَّارُ وَهُمۡ فِيهَا كَٰلِحُونَ ١٠٤

Ateş yüzlerini yalar, o hâlde ki içinde dişleri sırıtır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَلَمۡ تَكُنۡ ءَايَٰتِي تُتۡلَىٰ عَلَيۡكُمۡ فَكُنتُم بِهَا تُكَذِّبُونَ ١٠٥

Değil mi idi âyetlerim size okunuyordu da siz onları tekzib ediyordunuz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالُواْ رَبَّنَا غَلَبَتۡ عَلَيۡنَا شِقۡوَتُنَا وَكُنَّا قَوۡمٗا ضَآلِّينَ ١٠٦

“Rabbimiz!” derler, “bize şekāvetimiz galebe etti ve biz sapkın bir kavim idik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

رَبَّنَآ أَخۡرِجۡنَا مِنۡهَا فَإِنۡ عُدۡنَا فَإِنَّا ظَٰلِمُونَ ١٠٧

Ey bizim Rabbimiz! Çıkar bizleri bundan, döner bir daha edersek her hâlde bizler zâlimiz”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ ٱخۡسَـُٔواْ فِيهَا وَلَا تُكَلِّمُونِ ١٠٨

Buyurur ki “sinin orada, söylemeyin Bana.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهُۥ كَانَ فَرِيقٞ مِّنۡ عِبَادِي يَقُولُونَ رَبَّنَآ ءَامَنَّا فَٱغۡفِرۡ لَنَا وَٱرۡحَمۡنَا وَأَنتَ خَيۡرُ ٱلرَّٰحِمِينَ ١٠٩

Çünkü kullarımdan bir fırka vardı “Rabbimiz! Biz iman ettik; öyle ise bizi bağışla, bize merhamet et, Sen, merhametlilerin en iyisisin” diyorlardı da

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَٱتَّخَذۡتُمُوهُمۡ سِخۡرِيًّا حَتَّىٰٓ أَنسَوۡكُمۡ ذِكۡرِي وَكُنتُم مِّنۡهُمۡ تَضۡحَكُونَ ١١٠

siz onları maskara yerine tuttunuz, hatta size Benim yâdımı unutturdular, onlara öyle gülüyordunuz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu