019 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِن كُلُّ مَن فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ إِلَّآ ءَاتِي ٱلرَّحۡمَٰنِ عَبۡدٗا ٩٣

Göklerde ve Yerde hiçbir kimse yoktur ki o Rahmân’a kul olarak gelecek olmasın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Göktekilerin ve yerdekilerin tümü rahmeti bol olan Allah'ın huzuruna kul olarak geleceklerdir.

– Seyyid Kutub

Göklerdeki ve yerdeki herkes Rahman'a kul olarak gelecektir.

– Diyanet İşleri

لَّقَدۡ أَحۡصَىٰهُمۡ وَعَدَّهُمۡ عَدّٗا ٩٤

Kasem olsun ki hepsini ihsâ etmiş, hepsini sayısıyla taʿdâd buyurmuştur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Allah, onları bir bir sayarak hesaba geçirmiştir.

– Seyyid Kutub

Andolsun, Allah onları ilmiyle kuşatmış ve tek tek saymıştır.

– Diyanet İşleri

وَكُلُّهُمۡ ءَاتِيهِ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ فَرۡدًا ٩٥

Ve hepsi kıyamet günü O’na tek olarak gelecektir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Kıyamet günü hepsi O'nun huzuruna teker teker geleceklerdir.

– Seyyid Kutub

Onlar(ın her biri) kıyamet günü O'na tek başına gelecektir.

– Diyanet İşleri

إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّٰلِحَٰتِ سَيَجۡعَلُ لَهُمُ ٱلرَّحۡمَٰنُ وُدّٗا ٩٦

İman edip sâlih işler yapanlar muhakkak, Rahmân onlar için bir meveddet (bir sevgi) verecek, gönüllere sevdirecektir.

– Elmalılı Hamdi Yazır

İman edip iyi ameller işleyenlere gelince Allah, onlara sevgi armağan edecektir.

– Seyyid Kutub

İnanıp salih ameller işleyenler için Rahmân, (gönüllere) bir sevgi koyacaktır.

– Diyanet İşleri

فَإِنَّمَا يَسَّرۡنَٰهُ بِلِسَانِكَ لِتُبَشِّرَ بِهِ ٱلۡمُتَّقِينَ وَتُنذِرَ بِهِۦ قَوۡمٗا لُّدّٗا ٩٧

Sırf o Kur’ân’ı senin lisânınla şunun için müyesser kıldık ki onunla müttakīleri müjdeleyesin, inat edenleri de inzar edesin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ey Muhammed, kötülükten sakınanları müjdeleyesin ve inatçılar güruhunu uyarasın diye biz bu Kur'an'ı ana dilinde indirerek onu kolay anlamanı sağladık.

– Seyyid Kutub

(Ey Muhammed!) Biz, Allah'a karşı gelmekten sakınanları Kur'an ile müjdeleyesin, inat eden bir topluluğu da uyarasın diye, onu senin dilin ile (indirip) kolaylaştırdık.

– Diyanet İşleri

وَكَمۡ أَهۡلَكۡنَا قَبۡلَهُم مِّن قَرۡنٍ هَلۡ تُحِسُّ مِنۡهُم مِّنۡ أَحَدٍ أَوۡ تَسۡمَعُ لَهُمۡ رِكۡزَۢا ٩٨

Hem onlardan evvel nice karn helâk ettik, hiç onlardan birini hissediyor musun, yahut gizli bir seslerini işitiyor musun?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Biz bu inatçılardan önce nice kuşakları yokettik. Şimdi onların hiçbirini ortalıkta görüyor musun, yada onlardan kaynaklanan en zayıf bir ses kulağına geliyor mu?

– Seyyid Kutub

Biz onlardan önce nice nesilleri helak ettik. Onlardan hiçbirini hissediyor yahut onların bir fısıltısını olsun işitiyor musun?

– Diyanet İşleri

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu