019 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

قَالَ رَبِّ ٱجۡعَل لِّيٓ ءَايَةٗۖ قَالَ ءَايَتُكَ أَلَّا تُكَلِّمَ ٱلنَّاسَ ثَلَٰثَ لَيَالٖ سَوِيّٗا ١٠

Dedi: “Yâ Rab! Bana bir alâmet yap.” Buyurdu ki: “Alâmetin, sapsağlam olduğun hâlde üç gece nâsa söz söyleyememendir”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَخَرَجَ عَلَىٰ قَوۡمِهِۦ مِنَ ٱلۡمِحۡرَابِ فَأَوۡحَىٰٓ إِلَيۡهِمۡ أَن سَبِّحُواْ بُكۡرَةٗ وَعَشِيّٗا ١١

Derken mihraptan kavmine karşı çıktı da ‘‘sabah ve akşam tesbih edin” diye onlara işaret verdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

يَٰيَحۡيَىٰ خُذِ ٱلۡكِتَٰبَ بِقُوَّةٖۖ وَءَاتَيۡنَٰهُ ٱلۡحُكۡمَ صَبِيّٗا ١٢

“Ey Yahyâ! Kitabı kuvvetle tut” (dedik) ve daha sabî iken ona hikmet verdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَحَنَانٗا مِّن لَّدُنَّا وَزَكَوٰةٗۖ وَكَانَ تَقِيّٗا ١٣

Hem de ledünnümüzden bir rikkat ve bir pâklık, ki çok takvâ-şiʿâr idi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَبَرَّۢا بِوَٰلِدَيۡهِ وَلَمۡ يَكُن جَبَّارًا عَصِيّٗا ١٤

Ve vâlideynine ihsankâr idi; cebbâr, isyankâr değil idi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَسَلَٰمٌ عَلَيۡهِ يَوۡمَ وُلِدَ وَيَوۡمَ يَمُوتُ وَيَوۡمَ يُبۡعَثُ حَيّٗا ١٥

Selâm ona hem doğduğu gün, hem öleceği gün, hem de diri olarak baʿs olunacağı gün.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱذۡكُرۡ فِي ٱلۡكِتَٰبِ مَرۡيَمَ إِذِ ٱنتَبَذَتۡ مِنۡ أَهۡلِهَا مَكَانٗا شَرۡقِيّٗا ١٦

Kitapta Meryem’i de an, o vakit ki ailesinden çekildi de şark tarafında bir mekâna.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَٱتَّخَذَتۡ مِن دُونِهِمۡ حِجَابٗا فَأَرۡسَلۡنَآ إِلَيۡهَا رُوحَنَا فَتَمَثَّلَ لَهَا بَشَرٗا سَوِيّٗا ١٧

Onlardan öte bir perde çekti, derken kendisine Rûhumuzu gönderdik de düzgün bir beşer hâlinde ona temessül ediverdi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَتۡ إِنِّيٓ أَعُوذُ بِٱلرَّحۡمَٰنِ مِنكَ إِن كُنتَ تَقِيّٗا ١٨

(Meryem) ona “ben” dedi, “her hâlde senden Rahmân’a sığınırım, sakınırsın eğer bir takī isen”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ إِنَّمَآ أَنَا۠ رَسُولُ رَبِّكِ لِأَهَبَ لَكِ غُلَٰمٗا زَكِيّٗا ١٩

(Rûh) dedi: “Haberin olsun ben sana gayet temiz bir oğlan vermek için sırf Rabbinin resûlüyüm”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَتۡ أَنَّىٰ يَكُونُ لِي غُلَٰمٞ وَلَمۡ يَمۡسَسۡنِي بَشَرٞ وَلَمۡ أَكُ بَغِيّٗا ٢٠

Dedi: “Benim için bir oğlan nasıl olur? Bana bir beşer dokunmadı, ben bir kahpe de değilim”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu