054 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّآ أَرۡسَلۡنَا عَلَيۡهِمۡ حَاصِبًا إِلَّآ ءَالَ لُوطٖۖ نَّجَّيۡنَٰهُم بِسَحَرٖ ٣٤

Biz gönderdik üzerlerine taşlar yağdıran, yalnız Lût’un ailesini necâta çıkardık bir seher.

– Elmalılı Hamdi Yazır

نِّعۡمَةٗ مِّنۡ عِندِنَاۚ كَذَٰلِكَ نَجۡزِي مَن شَكَرَ ٣٥

Tarafımızdan bir nimet olarak, işte şükredeni böyle karşılarız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ أَنذَرَهُم بَطۡشَتَنَا فَتَمَارَوۡاْ بِٱلنُّذُرِ ٣٦

Celâlim hakkı için satvetimizin şiddetini kendilerine ihtar da etmiş idi, fakat o ihtarları cidâl ile karşıladılar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ رَٰوَدُوهُ عَن ضَيۡفِهِۦ فَطَمَسۡنَآ أَعۡيُنَهُمۡ فَذُوقُواْ عَذَابِي وَنُذُرِ ٣٧

Ve onun müsafirlerinden kâm almaya kalkıştılar, Biz de gözlerini siliverdik de “tadın bakalım” dedik “azâbımı ve inzarlarımı”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ صَبَّحَهُم بُكۡرَةً عَذَابٞ مُّسۡتَقِرّٞ ٣٨

Ve celâlim hakkı için bastırıverdi kendilerini bir sabah bir azâb-ı müstekır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَذُوقُواْ عَذَابِي وَنُذُرِ ٣٩

Tadın bakalım azâbımı ve inzarlarımı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ يَسَّرۡنَا ٱلۡقُرۡءَانَ لِلذِّكۡرِ فَهَلۡ مِن مُّدَّكِرٖ ٤٠

Şânım nâmına Kur’ân’ı müyesser de kıldık düşünmek için, fakat düşünen mi var?

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ جَآءَ ءَالَ فِرۡعَوۡنَ ٱلنُّذُرُ ٤١

Şânım hakkı için âl-i Firavun’a da geldi inzar edici peygamberler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَا كُلِّهَا فَأَخَذۡنَٰهُمۡ أَخۡذَ عَزِيزٖ مُّقۡتَدِرٍ ٤٢

Âyetlerimizin hepsini tekzib ettiler, Biz de onları öyle bir tutuşla alıverdik ki muktedir bir azîze öyle yaraşır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَكُفَّارُكُمۡ خَيۡرٞ مِّنۡ أُوْلَٰٓئِكُمۡ أَمۡ لَكُم بَرَآءَةٞ فِي ٱلزُّبُرِ ٤٣

Sizin kâfirleriniz onlardan hayırlı mı? Yoksa sizin için kitaplarda bir berâet mi var?

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَمۡ يَقُولُونَ نَحۡنُ جَمِيعٞ مُّنتَصِرٞ ٤٤

Yoksa “biz yardımlaşır bir cemiyetiz” mi diyorlar?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu