050 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَلۡقِيَا فِي جَهَنَّمَ كُلَّ كَفَّارٍ عَنِيدٖ ٢٤

(Buyurulur:) “Atın atın cehenneme her nankör anûd,

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَّنَّاعٖ لِّلۡخَيۡرِ مُعۡتَدٖ مُّرِيبٍ ٢٥

hayra engel, haşarı işkilci kâfiri

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱلَّذِي جَعَلَ مَعَ ٱللَّهِ إِلَٰهًا ءَاخَرَ فَأَلۡقِيَاهُ فِي ٱلۡعَذَابِ ٱلشَّدِيدِ ٢٦

ki Allah’ın yanında başka ilâh tutmuştur, haydin ikiniz bir atın onu o şiddetli azab içine”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

۞ قَالَ قَرِينُهُۥ رَبَّنَا مَآ أَطۡغَيۡتُهُۥ وَلَٰكِن كَانَ فِي ضَلَٰلِۭ بَعِيدٖ ٢٧

Arkadaşı der: “Ya Rabbenâ, onu ben azdırmadım velâkin kendisi uzak bir dalâl içinde idi”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قَالَ لَا تَخۡتَصِمُواْ لَدَيَّ وَقَدۡ قَدَّمۡتُ إِلَيۡكُم بِٱلۡوَعِيدِ ٢٨

Buyurur ki: “Huzûrumda çekişmeyin, Ben size önceden va‘îd göndermiş iken.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَا يُبَدَّلُ ٱلۡقَوۡلُ لَدَيَّ وَمَآ أَنَا۠ بِظَلَّٰمٖ لِّلۡعَبِيدِ ٢٩

Benim indimde söz değiştirilmez ve Ben kullara zulümkâr değilim”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

يَوۡمَ نَقُولُ لِجَهَنَّمَ هَلِ ٱمۡتَلَأۡتِ وَتَقُولُ هَلۡ مِن مَّزِيدٖ ٣٠

O gün ki cehenneme “doldun mu?” diyeceğiz, o, “daha ziyade var mı?” diyecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأُزۡلِفَتِ ٱلۡجَنَّةُ لِلۡمُتَّقِينَ غَيۡرَ بَعِيدٍ ٣١

Cennet de müttakīlere uzak olmayarak yaklaştırılmış bulunacak

– Elmalılı Hamdi Yazır

هَٰذَا مَا تُوعَدُونَ لِكُلِّ أَوَّابٍ حَفِيظٖ ٣٢

“işte bu” diye, “o sizin vaad olunduğunuz: Her bir tevbekâr, vazifesine riayetkâr olan,

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَّنۡ خَشِيَ ٱلرَّحۡمَٰنَ بِٱلۡغَيۡبِ وَجَآءَ بِقَلۡبٖ مُّنِيبٍ ٣٣

gaybda Rahmân’a haşyet duyan ve inâbeli bir kalb ile gelen kimselere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱدۡخُلُوهَا بِسَلَٰمٖۖ ذَٰلِكَ يَوۡمُ ٱلۡخُلُودِ ٣٤

Girin ona bir selâm ile, bu işte o hulûd günü”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu