084 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَأَلۡقَتۡ مَا فِيهَا وَتَخَلَّتۡ ٤

İçindekini atıb boşaldığı;

– Ali Fikri Yavuz

وَأَذِنَتۡ لِرَبِّهَا وَحُقَّتۡ ٥

Ve Rabbinin emrine boyun eğib de (O’na itaat) gerçekleştirildiği zaman, (insan sevabını veya azabını görecektir).

– Ali Fikri Yavuz

يَٰٓأَيُّهَا ٱلۡإِنسَٰنُ إِنَّكَ كَادِحٌ إِلَىٰ رَبِّكَ كَدۡحٗا فَمُلَٰقِيهِ ٦

Ey İnsan! Gerçekten sen, (dönüb varacağın) Rabbine doğru (ölünceye kadar) çabalar da çabalarsın. Nihayet O’na kavuşursun.

– Ali Fikri Yavuz

فَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ بِيَمِينِهِۦ ٧

O vakit, amel defteri sağ eline verilen,

– Ali Fikri Yavuz

فَسَوۡفَ يُحَاسَبُ حِسَابٗا يَسِيرٗا ٨

Hemen kolay bir hesab ile hesabı görülecek;

– Ali Fikri Yavuz

وَيَنقَلِبُ إِلَىٰٓ أَهۡلِهِۦ مَسۡرُورٗا ٩

Ve sevinçli olarak (cennetteki ailesine) ehline dönecektir.

– Ali Fikri Yavuz

وَأَمَّا مَنۡ أُوتِيَ كِتَٰبَهُۥ وَرَآءَ ظَهۡرِهِۦ ١٠

Fakat kitabı (amel defteri), arka tarafından (sol eline) verilen,

– Ali Fikri Yavuz

فَسَوۡفَ يَدۡعُواْ ثُبُورٗا ١١

Artık “helâk!” diye bağırır, (ölümünü ister);

– Ali Fikri Yavuz

وَيَصۡلَىٰ سَعِيرًا ١٢

Ve cehenneme girer.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُۥ كَانَ فِيٓ أَهۡلِهِۦ مَسۡرُورًا ١٣

Çünkü o, (dünyadaki) evinde keyifli ve sevinçli idi.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُۥ ظَنَّ أَن لَّن يَحُورَ ١٤

O (zalim, ahirette Rabbine) asla dönmiyeceğini sanmıştı.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu