084 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَسَوۡفَ يَدۡعُواْ ثُبُورٗا ١١

Artık “helâk!” diye bağırır, (ölümünü ister);

– Ali Fikri Yavuz

وَيَصۡلَىٰ سَعِيرًا ١٢

Ve cehenneme girer.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُۥ كَانَ فِيٓ أَهۡلِهِۦ مَسۡرُورًا ١٣

Çünkü o, (dünyadaki) evinde keyifli ve sevinçli idi.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّهُۥ ظَنَّ أَن لَّن يَحُورَ ١٤

O (zalim, ahirette Rabbine) asla dönmiyeceğini sanmıştı.

– Ali Fikri Yavuz

بَلَىٰٓۚ إِنَّ رَبَّهُۥ كَانَ بِهِۦ بَصِيرٗا ١٥

Hayır, (onun zannettiği gibi değil). Çünkü Rabbi onu görüb gözetiyordu. (Muhakkak kendisini hesaba çekecektir.)

– Ali Fikri Yavuz

فَلَآ أُقۡسِمُ بِٱلشَّفَقِ ١٦

Artık kasem ederim şafak’a,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلَّيۡلِ وَمَا وَسَقَ ١٧

Geceye ve bürüdüklerine,

– Ali Fikri Yavuz

وَٱلۡقَمَرِ إِذَا ٱتَّسَقَ ١٨

Bedir haline geldiği zaman o Ay’a ki,

– Ali Fikri Yavuz

لَتَرۡكَبُنَّ طَبَقًا عَن طَبَقٖ ١٩

Sizler, muhakkak halden hale binib geçeceksiniz.

– Ali Fikri Yavuz

فَمَا لَهُمۡ لَا يُؤۡمِنُونَ ٢٠

O halde, onlarda ne var ki, iman etmezler;

– Ali Fikri Yavuz

وَإِذَا قُرِئَ عَلَيۡهِمُ ٱلۡقُرۡءَانُ لَا يَسۡجُدُونَۤ۩ ٢١

Kendilerine Kur’an okunduğu zaman, teslim olub gerçeği kabul etmezler, (namaz kılmazlara)?(*)

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu