088 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ ٱلۡغَٰشِيَةِ ١

(Ey Rasûlüm! Bütün insanları dehşeti ile) kaplayacak olan kıyametin haberi, muhakkak ki sana gelmiştir.

– Ali Fikri Yavuz

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٍ خَٰشِعَةٌ ٢

Bir takım yüzler vardır ki, o gün zelildir;

– Ali Fikri Yavuz

عَامِلَةٞ نَّاصِبَةٞ ٣

Çalışmış, fakat boşuna yorulmuştur.

– Ali Fikri Yavuz

تَصۡلَىٰ نَارًا حَامِيَةٗ ٤

Kızgın ateşe girerler,

– Ali Fikri Yavuz

تُسۡقَىٰ مِنۡ عَيۡنٍ ءَانِيَةٖ ٥

Kaynar bir kaynaktan içirilirler.

– Ali Fikri Yavuz

لَّيۡسَ لَهُمۡ طَعَامٌ إِلَّا مِن ضَرِيعٖ ٦

Onlara, (hayvanların bile sakınıp yiyemediği) bir nebattan başka yiyecek yok.

– Ali Fikri Yavuz

لَّا يُسۡمِنُ وَلَا يُغۡنِي مِن جُوعٖ ٧

O, ne besler, ne açlıktan kurtarır.

– Ali Fikri Yavuz

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٖ نَّاعِمَةٞ ٨

Bir takım yüzler de o gün mes’uddur.

– Ali Fikri Yavuz

لِّسَعۡيِهَا رَاضِيَةٞ ٩

(Dünyadaki) çalışmasından ötürü hoşnuddur;

– Ali Fikri Yavuz

فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٖ ١٠

(Kıymet ve mevkii) yüksek bir cennetde...

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu