088 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَزَرَابِيُّ مَبۡثُوثَةٌ ١٦

Ve serilmiş âla döşemeler...

– Ali Fikri Yavuz

أَفَلَا يَنظُرُونَ إِلَى ٱلۡإِبِلِ كَيۡفَ خُلِقَتۡ ١٧

(O kâfirler, ibret gözü ile) hâlâ bakmazlar mı deveye, nasıl yaratılmış? (Kudret ve ilmimize delâlet eden eserleri onda görmezler mi)?

– Ali Fikri Yavuz

وَإِلَى ٱلسَّمَآءِ كَيۡفَ رُفِعَتۡ ١٨

Göğe bakmazlar mı, nasıl yükseltilmiş?

– Ali Fikri Yavuz

وَإِلَى ٱلۡجِبَالِ كَيۡفَ نُصِبَتۡ ١٩

Dağlara bakmazlar mı, nasıl dikilmiş?

– Ali Fikri Yavuz

وَإِلَى ٱلۡأَرۡضِ كَيۡفَ سُطِحَتۡ ٢٠

Yere de bakmazlar mı, nasıl döşenmiş?

– Ali Fikri Yavuz

فَذَكِّرۡ إِنَّمَآ أَنتَ مُذَكِّرٞ ٢١

Artık sen (Ey Rasûlüm, deliller göstererek) nasihat et. Sen ancak bir öğüd vericisin.

– Ali Fikri Yavuz

لَّسۡتَ عَلَيۡهِم بِمُصَيۡطِرٍ ٢٢

Sen, onlar üzerine bir zorlayıcı değilsin.

– Ali Fikri Yavuz

إِلَّا مَن تَوَلَّىٰ وَكَفَرَ ٢٣

Ancak (öğüdden sonra) yüz çeviren ve (Allah’ı) inkâr eden (var ya),

– Ali Fikri Yavuz

فَيُعَذِّبُهُ ٱللَّهُ ٱلۡعَذَابَ ٱلۡأَكۡبَرَ ٢٤

Allah onu, en büyük azabla azablandıracaktır.

– Ali Fikri Yavuz

إِنَّ إِلَيۡنَآ إِيَابَهُمۡ ٢٥

Muhakkak ki, onların dönüşleri bizedir.

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ إِنَّ عَلَيۡنَا حِسَابَهُم ٢٦

Sonra onların hesablarını görmek de yalnız bize aiddir.

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu