025 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَمَآ أَرۡسَلۡنَٰكَ إِلَّا مُبَشِّرٗا وَنَذِيرٗا ٥٦

Hâlbuki seni mahza bir mübeşşir ve nezîr olarak gönderdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

قُلۡ مَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍ إِلَّا مَن شَآءَ أَن يَتَّخِذَ إِلَىٰ رَبِّهِۦ سَبِيلٗا ٥٧

“Ben buna karşı sizden bir ecir değil, ancak Rabbine bir yol tutmak isteyen kimseler istiyorum” de.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱلۡحَيِّ ٱلَّذِي لَا يَمُوتُ وَسَبِّحۡ بِحَمۡدِهِۦۚ وَكَفَىٰ بِهِۦ بِذُنُوبِ عِبَادِهِۦ خَبِيرًا ٥٨

Ve o Hayy-i lâyemût’a tevekkül (ve itimad) kıl da O’na hamd ile tesbih eyle, kullarının günahlarına O’nun habîr olması yeter.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٖ ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰ عَلَى ٱلۡعَرۡشِۖ ٱلرَّحۡمَٰنُ فَسۡـَٔلۡ بِهِۦ خَبِيرٗا ٥٩

O Hayy-i lâyemût ki gökleri ve yeri ve aralarındakileri altı günde yarattı ve sonra Arş’ın üzerine istivâ buyurdu O Rahmân. Haydi ne dileyeceksen O Habîr’den dile.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱسۡجُدُواْۤ لِلرَّحۡمَٰنِ قَالُواْ وَمَا ٱلرَّحۡمَٰنُ أَنَسۡجُدُ لِمَا تَأۡمُرُنَا وَزَادَهُمۡ نُفُورٗا۩ ٦٠

Maʿamâfîh “Rahmân’a secde edin” denildiği vakit onlara “Rahmân ne imiş? Bize emrediyorsun diye secde mi ederiz?” dediler ve daha ziyade vahşetlerini artırdı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

تَبَارَكَ ٱلَّذِي جَعَلَ فِي ٱلسَّمَآءِ بُرُوجٗا وَجَعَلَ فِيهَا سِرَٰجٗا وَقَمَرٗا مُّنِيرٗا ٦١

Tebârek, ne yücedir O: O ki semâda burçlar yapmış, hem içlerinde bir kandil, bir de nûrlu bir Ay asmış.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ ٱلَّذِي جَعَلَ ٱلَّيۡلَ وَٱلنَّهَارَ خِلۡفَةٗ لِّمَنۡ أَرَادَ أَن يَذَّكَّرَ أَوۡ أَرَادَ شُكُورٗا ٦٢

Yine O’dur ki tezekkür etmek veya şükreylemek isteyenler için gece ile gündüzü birbirine halef kılmıştır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَعِبَادُ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلَّذِينَ يَمۡشُونَ عَلَى ٱلۡأَرۡضِ هَوۡنٗا وَإِذَا خَاطَبَهُمُ ٱلۡجَٰهِلُونَ قَالُواْ سَلَٰمٗا ٦٣

Ve O Rahmân’ın kulları, onlar ki Arz’ın üzerinde mülâyemetle yürürler ve câhiller kendilerine laf attığı vakit “selâmetle...” derler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ يَبِيتُونَ لِرَبِّهِمۡ سُجَّدٗا وَقِيَٰمٗا ٦٤

Ve onlar ki Rablerine secdeler, kıyamlar ederek yatarlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا ٱصۡرِفۡ عَنَّا عَذَابَ جَهَنَّمَۖ إِنَّ عَذَابَهَا كَانَ غَرَامًا ٦٥

Ve onlar ki “yâ Rabbenâ” derler, “sav bizlerden cehennem azâbını, cidden onun azâbı belâ-yı mübremdir”.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهَا سَآءَتۡ مُسۡتَقَرّٗا وَمُقَامٗا ٦٦

Fi’l-hakīka o ne kötü makarr, ne kötü makam.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu