بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

ذَٰلِكُم بِأَنَّكُمُ ٱتَّخَذۡتُمۡ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ هُزُوٗا وَغَرَّتۡكُمُ ٱلۡحَيَوٰةُ ٱلدُّنۡيَاۚ فَٱلۡيَوۡمَ لَا يُخۡرَجُونَ مِنۡهَا وَلَا هُمۡ يُسۡتَعۡتَبُونَ ٣٥

Sizin bu muazzeb olmanızın sebebi ise şüphe yok ki, siz Allah'ın âyetlerini eğlence yerine tutmuştunuz ve sizi dünya hayatı aldatmış idi, artık bugün ondan çıkarılmayacaklardır. Ve kendilerinden itizarda bulunmaları da istenilmeyecektir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

فَلِلَّهِ ٱلۡحَمۡدُ رَبِّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَرَبِّ ٱلۡأَرۡضِ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٣٦

Artık hamd, göklerin Rabbi ve yerin Rabbi, âlemlerin rabbi olan Allah içindir.

– Ömer Nasuhi Bilmen

وَلَهُ ٱلۡكِبۡرِيَآءُ فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ وَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ ٣٧

Ve göklerde ve yerde büyüklük O'na mahsustur ve azîz, hakîm olan da O'dur.

– Ömer Nasuhi Bilmen

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu


00:00
00:00