080 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

كـَلَّا لَمَّا يَقۡضِ مَآ أَمَرَهُۥ ٢٣

Doğrusu o insan, (Allah’ın) kendisine emrettiğini tam olarak hiç yerine getirmemiştir.

– Ali Fikri Yavuz

فَلۡيَنظُرِ ٱلۡإِنسَٰنُ إِلَىٰ طَعَامِهِۦٓ ٢٤

Bir de o insan (yediği) yemeğine baksın; (onu rızık olarak kendisine nasıl verdik):

– Ali Fikri Yavuz

أَنَّا صَبَبۡنَا ٱلۡمَآءَ صَبّٗا ٢٥

Gerçekten biz, yağmuru bol bol yağdırdık.

– Ali Fikri Yavuz

ثُمَّ شَقَقۡنَا ٱلۡأَرۡضَ شَقّٗا ٢٦

Sonra (nebat bitsin diye) toprağı bir yarış yardık.

– Ali Fikri Yavuz

فَأَنۢبَتۡنَا فِيهَا حَبّٗا ٢٧

Böylece bitirdik onda daneler,

– Ali Fikri Yavuz

وَعِنَبٗا وَقَضۡبٗا ٢٨

Üzümler, yoncalar.

– Ali Fikri Yavuz

وَزَيۡتُونٗا وَنَخۡلٗا ٢٩

Zeytinlikler, hurmalıklar.

– Ali Fikri Yavuz

وَحَدَآئِقَ غُلۡبٗا ٣٠

Ağaçları göğe doğru yükselen bahçeler,

– Ali Fikri Yavuz

وَفَٰكِهَةٗ وَأَبّٗا ٣١

Meyveler ve nice çayırlar...

– Ali Fikri Yavuz

مَّتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِأَنۡعَٰمِكُمۡ ٣٢

(Bütün bunları) sizin ve davarlarınızın menfaati için yarattık.

– Ali Fikri Yavuz

فَإِذَا جَآءَتِ ٱلصَّآخَّةُ ٣٣

Amma kıyamet sayhası geldiği zaman,

– Ali Fikri Yavuz

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu