بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَقُلۡتُ ٱسۡتَغۡفِرُواْ رَبَّكُمۡ إِنَّهُۥ كَانَ غَفَّارٗا ١٠

Gelin dedim: Rabb’inizin mağfiretini isteyin, çünkü, o, mağfireti çok bir gaffardır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Dedim ki: Rabbınızdan mağfiret dileyin. Muhakkak ki O Ğaffar olandır.

– İbni Kesir

“Dedim ki: ‘Rabbinizden bağışlama dileyin; çünkü O, çok bağışlayıcıdır.’

– Diyanet İşleri

«Artık, dedim, Rabbinizden mağfiret dileyin. Çünkü O, çok yarlığayıcıdır».

– Hasan Basri Çantay

Dedim ki: «Rabbiniz'den bağışlanma dileyin; doğrusu O, çok bağışlayandır..

– Seyyid Kutub

يُرۡسِلِ ٱلسَّمَآءَ عَلَيۡكُم مِّدۡرَارٗا ١١

Bol hayır ile üzerinize semâyı salsın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ta ki size, gökten bol yağmur salıversin.

– İbni Kesir

‘(Bağışlama dileyin ki,) üzerinize gökten bol bol yağmur indirsin.’

– Diyanet İşleri

«(O sayede) O, üstünüze bol yağmur salıverir».

– Hasan Basri Çantay

Size gökten bol bol yağmur indirsin.»

– Seyyid Kutub

وَيُمۡدِدۡكُم بِأَمۡوَٰلٖ وَبَنِينَ وَيَجۡعَل لَّكُمۡ جَنَّٰتٖ وَيَجۡعَل لَّكُمۡ أَنۡهَٰرٗا ١٢

Ve size mallar ve oğullarla imdad eylesin, ve sizin için cennetler yapsın, sizin için ırmaklar yapsın.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ve sizi mallar ve oğullarla desteklesin, sizin için bahçeler var etsin ve ırmaklar akıtsın.

– İbni Kesir

‘Sizi mallarla, oğullarla desteklesin ve sizin için bahçeler var etsin, sizin için ırmaklar var etsin.’

– Diyanet İşleri

«Sizin mallarınızı, oğullarınızı da çoğaltır, size bağlar, bostanlar verir, size ırmaklar akıtır».

– Hasan Basri Çantay

Sizi, mallar ve oğullarla desteklesin; sizin için bahçeler var etsin, ırmaklar akıtsın.

– Seyyid Kutub

مَّا لَكُمۡ لَا تَرۡجُونَ لِلَّهِ وَقَارٗا ١٣

Neye siz ummazsınız Allah için bir vakar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ne oluyorsunuz ki siz, büyüklüğü Alla'a yakıştıramıyorsunuz?

– İbni Kesir

‘Size ne oluyor da Allah için bir vakar (saygınlık, büyüklük) ummuyorsunuz?’

– Diyanet İşleri

«Ne oluyor size ki Allahın, sizi bir vekaar (ve şeref saahibi yapmasını) emel edinmezsiniz»?

– Hasan Basri Çantay

Ne oluyorsunuz ki Allah'a büyüklüğü yakıştıramıyorsunuz.

– Seyyid Kutub

وَقَدۡ خَلَقَكُمۡ أَطۡوَارًا ١٤

Yaratmış iken o sizi tavır tavır bu tavra kadar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Halbuki O; sizi merhalelerden geçirerek yaratmıştır.

– İbni Kesir

‘Hâlbuki, O, sizi evrelerden geçirerek yaratmıştır.’

– Diyanet İşleri

«Halbuki O, sizi hakıykat türlü türlü tavırlar (haller) le yaratmışdır».

– Hasan Basri Çantay

Oysa sizi merhalelerden geçirerek O yaratmıştır.

– Seyyid Kutub

أَلَمۡ تَرَوۡاْ كَيۡفَ خَلَقَ ٱللَّهُ سَبۡعَ سَمَٰوَٰتٖ طِبَاقٗا ١٥

Görmediniz mi nasıl yaratmış Allah yedi Semâ’yı uygun tabaka tabaka?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Görmediniz mi, Allah'ın göğü yedi kat olarak nasıl yarattığını?

– İbni Kesir

‘Görmediniz mi, Allah yedi göğü tabaka tabaka nasıl yaratmıştır?’

– Diyanet İşleri

«Görmediniz mi, Allah yedi göğü birbiriyle âhengdâr olarak nasıl yaratmış»,

– Hasan Basri Çantay

Allah'ın, göğü yedi kat üzerine nasıl yarattığını görmez misiniz?

– Seyyid Kutub

وَجَعَلَ ٱلۡقَمَرَ فِيهِنَّ نُورٗا وَجَعَلَ ٱلشَّمۡسَ سِرَاجٗا ١٦

Kamer’i kilmış içlerinde bir nur, güneşi de kilmış bir lâmba.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Aralarında aya aydınlık vermiş, güneşi bir kandil kılmıştır.

– İbni Kesir

‘Onların içinde nasıl ayı, bir ışık, güneşi de bir kandil yapmıştır?’

– Diyanet İşleri

«onların içinde ayı bir nuur yapmış, güneşi de bir kandil (olarak) asmışdır».

– Hasan Basri Çantay

Aralarında Ay'a aydınlık vermiş ve güneşin ışık saçmasını sağlamıştır.

– Seyyid Kutub

وَٱللَّهُ أَنۢبَتَكُم مِّنَ ٱلۡأَرۡضِ نَبَاتٗا ١٧

Ve Allah yetiştirdi sizi arzdan nebat tarzıyla.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ve Allah; sizi, yerden ot bitirir gibi bitirmiştir.

– İbni Kesir

‘Allah, sizi (babanız Âdem’i) yerden (bitki bitirir gibi) bitirdi (yarattı.)’

– Diyanet İşleri

«Allah sizi yerden ot (gibi) bitirdi.

– Hasan Basri Çantay

Allah sizi yerden bitirir gibi yetiştirmiştir.

– Seyyid Kutub

ثُمَّ يُعِيدُكُمۡ فِيهَا وَيُخۡرِجُكُمۡ إِخۡرَاجٗا ١٨

Sonra sizi onda geri çevirecek ve çıkaracak sizi bir çıkarış daha.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Sonra sizi; oraya döndürür ve sizi bir çıkarılışla çıkarır.

– İbni Kesir

‘Sonra sizi yine oraya döndürecek ve kesinlikle sizi (yeniden) çıkaracaktır.’

– Diyanet İşleri

«Sonra sizi yine onun içine döndürecek, sizi (yeni) bir çıkarışla (tekrar) çıkaracak».

– Hasan Basri Çantay

Sonra sizi oraya döndürür ve yine oradan çıkarır.

– Seyyid Kutub

وَٱللَّهُ جَعَلَ لَكُمُ ٱلۡأَرۡضَ بِسَاطٗا ١٩

Ve Allah sizin için Arzı bir sergi yapmıştır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Ve Allah; yeryüzünü sizin için bir döşek kılmıştır.

– İbni Kesir

(19-20) ‘Allah, yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır ki, oradaki geniş yollarda yürüyesiniz.”

– Diyanet İşleri

«Allah yeri sizin için bir döşek yapmışdır»,

– Hasan Basri Çantay

(19-20) Yeryüzünde dolaşabilmeniz, orada yollar ve geniş geçitlerden geçebilmeniz için, onu size yayan O'dur.

– Seyyid Kutub

لِّتَسۡلُكُواْ مِنۡهَا سُبُلٗا فِجَاجٗا ٢٠

Gidesiniz diye ondan geniş geniş yollarda.

– Elmalılı Hamdi Yazır

Geniş yollarında gezip dolaşasınız, diye.

– İbni Kesir

(19-20) ‘Allah, yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır ki, oradaki geniş yollarda yürüyesiniz.”

– Diyanet İşleri

«onun geniş yollarında gezib dolaşınız diye».

– Hasan Basri Çantay

(19-20) Yeryüzünde dolaşabilmeniz, orada yollar ve geniş geçitlerden geçebilmeniz için, onu size yayan O'dur.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu