بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

إِنَّ ٱلْمُتَّقِينَ فِى جَنَّٰتٍ وَنَهَرٍ ﴿٥٤

Şüphesiz müttekiler cennetlerde nur içinde.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Muhakkak ki muttakiler, cennetlerde ve ırmaklardadırlar.

— İbni Kesir

Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlar cennetlerde, ırmak başlarındadırlar.

— Diyanet İşleri

Şübhesiz ki takva saahibleri cennetlerde, ırmaklar (kenarların) da,

— Hasan Basri Çantay

Kötülüklerden sakınanlar cennetlerde ve ırmak kenarlarındadırlar.

— Seyyid Kutub

فِى مَقْعَدِ صِدْقٍ عِندَ مَلِيكٍ مُّقْتَدِرٍۭ ﴿٥٥

Sadakat meclisinde, kudretine nihayet olmayan bir şehinşahın huzuru kibriyasında.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Doğruluk makamında, güçlü bir hükümdarın katındadırlar.

— İbni Kesir

Muktedir bir hükümdarın katında, doğruluk meclisindedirler.

— Diyanet İşleri

Hak meclisinde (ve) kudret saahibi, mülkü çok yüce olan (Allah) ın yanındadırlar.

— Hasan Basri Çantay

Güçlü hükümdarın katında güvenli bir konutta ağırlanacaklardır.

— Seyyid Kutub

AYARLAR