بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَإِذَا تُتْلَىٰ عَلَيْهِمْ ءَايَٰتُنَا بَيِّنَٰتٍ قَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لِلْحَقِّ لَمَّا جَآءَهُمْ هَٰذَا سِحْرٌ مُّبِينٌ ﴿٧

Karşılarında âyetlerimiz açık açık, parlak parlak okunurken de o küfredenler dediler ki hakka, kendilerine geldiği zaman: bu parlak bir sihir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Onlara, ayetlerimiz açıkça okunduğu zaman; kendilerine geldiğinde hakkı inkar edenler: Bu, apaçık bir büyüdür, dediler.

— İbni Kesir

Âyetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman, o küfredenler kendilerine geldiğinde Hak (kitap Kur’an) için, düşünmeden “Bu, apaçık bir büyüdür” dediler.

— Diyanet İşleri

Karşılarında açık açık âyetlerimiz okunduğu vakit (içlerinde) o küfredenler, kendilerine o hak gelince «Bu, apâşikâr bir büyüdür» dediler.

— Hasan Basri Çantay

Ayetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman inkar edenler kendilerine gelen gerçek için: «Bu, apaçık bir büyüdür» derler.

— Seyyid Kutub

AYARLAR