بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

مَّا كَانَ عَلَى ٱلنَّبِىِّ مِنْ حَرَجٍ فِيمَا فَرَضَ ٱللَّهُ لَهُۥۖ سُنَّةَ ٱللَّهِ فِى ٱلَّذِينَ خَلَوْاْ مِن قَبْلُۚ وَكَانَ أَمْرُ ٱللَّهِ قَدَرًا مَّقْدُورًا ﴿٣٨

Peygamber’e Allah’ın takdir ettiği, mubah kıldığı şeyde bir darlık yoktur, bundan evvel geçen bütün peygamberler hakkında Allah’ın sünneti böyle ve Allah’ın emri biçilmiş bir kader bulunuyor.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Allah'ın, kendisine farz kıldığı şeylerde peygamberine herhangi bir güçlük yoktur. Allah'ın önceden geçmişler hakkındaki sünnetidir. Ve Allah'ın emri, gereği gibi yerine gelmiştir.

— İbni Kesir

Allah’ın, kendisine farz kıldığı şeyleri yerine getirmesi konusunda peygambere bir darlık yoktur. Daha önce gelip geçen peygamberler hakkında da Allah’ın kanunu böyledir. Allah’ın emri, kesinleşmiş bir hükümdür.

— Diyanet İşleri

Peygamberlerin üstüne Allahın, farz etdiği herhangi bir şey (i ifâ etmesin) de hiçbir vebal olmaz. (Nitekim) daha evvel geçmiş (peygamber) lerde de Allah bu aadeti (bir kanun yapmışdır). Allahın emri, behemehal yerini bulan bir kaderdir.

— Hasan Basri Çantay

Allah'ın, Peygambere takdir ettiği bir şeyde O'na bir güçlük yoktur. Bu Allah'ın sizden öncekilere de uyguladığı yasadır. Allah'ın emri şüphesiz gereği gibi yerine gelecektir.

— Seyyid Kutub

AYARLAR