بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

رَّبَّنَآ إِنَّنَا سَمِعْنَا مُنَادِيًا يُنَادِى لِلْإِيمَٰنِ أَنْ ءَامِنُواْ بِرَبِّكُمْ فَـَٔامَنَّاۚ رَبَّنَا فَٱغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَكَفِّرْ عَنَّا سَيِّـَٔاتِنَا وَتَوَفَّنَا مَعَ ٱلْأَبْرَارِ ﴿١٩٣

Rabbena! Cidden bizler bir münadı işittik, imana çağırıyor; Rabbiniz’e iman edin diyordu, dinledik iman ettik, Rabbena! mağfiretinle artık günahlarımızı bizlere bağışla, kabahaetlerimizi: bizlerden keffaret buyur ve bizleri sana ermiş kullarınla beraber yanına al.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Rabbımız; doğrusu biz: Rabbınıza inanın, diye imana çağıran bir davetçiyi işittik ve imana geldik. Ey Rabbımız; günahlarımızı bağışla, kusurlarımızı ört, canımızı da iyilerle birlikte al.

— İbni Kesir

“Rabbimiz! Biz, ‘Rabbinize iman edin’ diye imana çağıran bir davetçi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al.”

— Diyanet İşleri

«Ey Rabbimiz, doğrusu biz «Rabbinize inanın» diye (insanları) imaana çağıran bir da'vetciyi işidib hemen îmaana geldik. Ey Rabbimiz, artık bizim günâhlarımızı yarlığa. Kusurlarımızı ört, canımızı da iyilerle beraber al».

— Hasan Basri Çantay

Ey Rabbimiz, biz «Rabbinize inanınız» diye seslenen bir davetçinin çağrısını işittik ve hemen iman ettik. Ey Rabbimiz, günahlarımızı affeyle, kusurlarımızı ört ve iyiler ile birlikte canımızı al.

— Seyyid Kutub

AYARLAR