بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

فَأَنجَيْنَٰهُ وَأَهْلَهُۥٓ إِلَّا ٱمْرَأَتَهُۥ قَدَّرْنَٰهَا مِنَ ٱلْغَٰبِرِينَ ﴿٥٧

Bunun üzerine onu ve ehlini necâta çıkardık ancak karısını kalanlardan takdir etmiştik.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık. Yalnız karısının geride kalanlardan olmasını takdir ettik.

— İbni Kesir

Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak karısı başka. Onun geride kalıp helâk olmasını takdir ettik.

— Diyanet İşleri

Bunun üzerine biz de hem onun, hem geri kalanlardan olmasını takdîr etdiğimiz karısından, başka bütün haanedânını kurtardık.

— Hasan Basri Çantay

Lût'u ve eşi dışındaki yakınlarını kurtardık. Eşinin ise geride kalarak yok olmasını kararlaştırdık.

— Seyyid Kutub

AYARLAR