بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

خَٰلِدِينَ فِيهَاۖ لَا يُخَفَّفُ عَنْهُمُ ٱلْعَذَابُ وَلَا هُمْ يُنظَرُونَ ﴿١٦٢

Ebediyen onun altında kalırlar, ne azabları hafifletilir ne de kendilerine göz açtırılır.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Onun içinde temelli kalacaklardır. Onlardan ne azab hafifletilir, ne de yüzlerine bakılır.

— İbni Kesir

Onlar ebedî olarak lânet içinde kalırlar. Artık ne kendilerinden azap hafifletilir, ne de yüzlerine bakılır.

— Diyanet İşleri

Onun (o lâ'netin, yahud cehennemin) içinde ebedî kalıcıdırlar onlar. Onlardan âzab da hafifletilmez. Kendilerinin yüzlerine de bakılmaz.

— Hasan Basri Çantay

Bunlar (sürekli lânetlenmiş olarak) orada ebediyen kalırlar. Ne azapları hafifletilir ve ne de kendilerine mühlet verilir.

— Seyyid Kutub

AYARLAR